Çankaya daveti

Türkiye'nin PKK'yı yuvalandığı Kuzey Irak'tan sökmek azmi, Dünyanın yarısını meşgul eden bir konu hâline geldi. Bu arada Cumhuriyetimiz'in 84. yılında milletimizin şahlanması, dostun düşmanın dikkatini çekti. Türk, Arz üzerinde Tarih'i oluşturan kavimlerden biridir. 2700 yıllık geçmişimizin en uzun barış dönemini yaşıyoruz. Devam etmek istiyoruz ama, üzerimize gelinmesine, bize sataşılmasına, tafra satılmasına izin vermeyiz. Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül'ün bu hengâmede iş, fikir, san'at, medya mensuplarını davet etmesi, ilgi çekti. Takdir topladı. Ben gidemedim. Gidebilenlerin, zor adım atabilmek dışında şikâyetleri yok. Hepsi memnun. Sayın Cumhurbaşkanımız, Çankaya'ya yenilikler getirmek istiyor. Reformcu zihniyetin gereğidir. Bu arada eleştiriler olursa, serinkanlılıkla karşılayacak kadar siyasî tecrübesi var. Dış politikada da tecrübesi bulunuyor. Dışişleri Bakanlığı, Sayın Gül'ün 4 yıllık bakanlık döneminde söylediklerini, demeçlerini, bildirilerini, söylev ve konferanslarını, teklif ve projelerini, Türkçe ve İngilizce 720 sayfalık güzel baskılı bir kitapta topladı (Yeni Yüzyılda Türk Dış Politikasının Ufukları/ Horizons of Turkish Foreign Policy in the New Century). Sayın Gül, cumhurbaşkanlığı genel sekreterliğine emekli orgeneral, büyükelçi, vali yerine, mazinin güzel geleneklerine dönerek bir atama yaparak da dikkatleri çekti. Bir kültür, ilim, san'at, fikir adamı olan Prof. Mustafa İsen'i bu makama getirdi. Geçmişte kalem sahibi ün yapmış zatların bu görevde bulunduğunu hatırlayanlar azdır. Prof. İsen ise, Türk kültürünün çok çetin bir alanında, klasik edebiyatımızda hakkıyle uzmandır. Türk dünyasını ve dünyayı da yakından bilmektedir. 30 değerli kitabın yazarıdır. Epeydir unuttuğumuz TBMM-Cumhurbaşkanı- Başbakan-Genel Kurmay Başkanı uyumu kurulmuş gibi. Nazar değmez inşallah temennisiyle bitiriyorum.