Cumhurbaşkanı seçmek

A -
A +

Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı adaylığı, oldukça yaygın bir kabul gördü. Hem Türkiye'de, hem Türkiye dışında... Tayyip Erdoğan'a kibarca hayır diyen TÜSİAD, Gül'ü hemen benimsedi. Sanırım Washington da olumlu karşıladı. Erdoğan'ın Amerika'dan eksiler aldığını tahmin etmek zor değil. Gül'ün hanesine şimdiye kadar ne düşüldüğü hakkında bir şey söyliyemiyorum. Medyaya gelince, gerek iç, gerek dış basın ve yayın, Gül'ün ılımlılığını vurgulayarak ümitlerini belirtti. Buna rağmen Sayın Gül'ün gürültüsüz patırdısız Çankaya'ya çıkmayacağının bütün emareleri ortadadır. YÖK'te silâh patlaması, tahriklerin ne mertebe yükselebileceğinin kötü bir göstergesidir. Yasama döneminin 4 yılı geçmesi, tansiyonu arttırmıştır. Zira demokrasilerde 3 yılın sonunda seçmenin bıkkınlık göstergesi mutattır. Abdullah Gül'ün Yüce Meclis tarafından seçilmesi bekleniyor. Ancak cumhurbaşkanlığı konusu üzerinde münakaşa, seçimlere kadar sürüp gideceğe benziyor. Seçimlerde AK Parti 2002'ye yakın sonuçlar alır, hattâ yüzde 40'ı geçerse bile seçim yasasının millî iradeyi yansıtmadığı ileri sürülecektir. AK Parti zayıf ihtimalle tek başına iktidar oluşturmayacak sayıya düştüğü takdirde ise koalisyon şartları sertleşecektir. Cumhurbaşkanlığı-Meclis başkanlığı-başbakanlık-hükûmet vs silme AK Parti'de kalırsa, politik memnuniyetsizlik zirve yapacaktır. Pekiyi ne olacak? Demokrasilerde süt liman ortamda politika yapmak mümkün değildir. Bu ortama alışmaktan başka çare yoktur. Kimsenin ağzını açamadığı yönetimlerden Allah'a sığınırız. Demokrasinin yazılı ve yazılı olmayan cihanşümul kurallarından elbette taviz vermiyeceğiz. Ancak demokrasi ile çağdaş uygarlığa ulaşabileceğimizin aksi takdirde yerimizde sayacağımızın tam şuuru içinde bulunacağız.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.