Dünya Irak'ın derdine çare arıyor. Hep Amerika'nın beceriksizliği sebebiyle... Türkiye, Irak için faaliyette... Irak'ı Amerika'nın ve Kürtler'in elinden kurtarmak istiyor. Tezkere reddeden bir Türkiye için doğrusu zor bir misyon bu... Buna rağmen Başbakan Erdoğan, dört elle sarılmış durumda... Irak'ın komşuları diye bir grubu devreye sokan Türkiye'nin faaliyetine, Amerika, gönülsüz, belki çaresiz, göz yumuyor. Aslında petrolün üzerine oturduktan sonra, Iraklılar'ın başına ne geleceği pek de umurunda değil... Ama gittikçe büyüyüp çetrefilleşen İran sorunu ortada iken, Türkiye'ye ters durmak öngörüsüzlüğünü göze alamıyor. Sağ olsun Miss Rice, Ermenileşmeye özenen Temsilciler Meclisi'nde Türk tezini dişi arslanlara has bir vakar ile savundu! Mısır durur mu? Orta Doğu'da, hele bir Arap meselesinde Türkiye'nin baş çekmeye başladığını gören Hüsnü Mübarek, soluğu Ankara'da aldı. İstanbul'da toplanacak ağırlıklı ve önemli milletlerarası Irak toplantısını Kahire'ye aktarıvermek için, uzun devlet deneyimini harekete geçirdi. Birleşmiş Milletler'in çiçeği burnunda güler yüzlü yeni genel sekreteri Ben Ki Moon, Bağdad'a geldi. Dostumuz Kore'nin, bir devletin bölünmüşlüğüne çare aramaktaki tarihî tecrübesini de taşıyor. Ama artık Irak'ı birleştirmek, Kore'yi birleştirmek derecesinde zorluklar arz ediyor. Hattâ çok daha zor... Zira her iki Kore de tek millettir. Irak'ta ise tek milletin yaşamadığı âşikâr... En güçlü Arap ordusunu kurarak Arap Birliği'ne girişen, komşusu Kuveyt'i istilâ ederek Picasso tablolarını işportaya düşürecek derecede yağmalayan Irak, bakınız ne hallere düştü. Irak'ın başına bir Kürt'ün geçip oturacağını Saddam, rüyasında görse, hayra yormazdı...