Ecevit hakkında

A -
A +

Merhum Bülent Ecevit, paraya pula, mala mülke, şatafat ve lüks istiğnâsı bakımından, örnek dürüst politikacı tipini temsil eder. Mütevazı özel hayatı, adının hiçbir kadın skandalına karışmaması, hayvan sevgisi, kumar ve içki gibi dertlerinin olmaması, erdemlerine eklenebilir. Romantik karakteri, karizmasını arttırmıştır. Ancak iktidarlarında, çok büyük çapta yolsuzluklar oldu. Bunları önleyemedi. Tarihçilere eleştiri konusu oluşturacaktır. Çok yanıldığı bir husus da, inatla savunup ortaklarına kabûl ettirdiği mahut af yasasıdır. 8 dönem milletvekilliği ve ayrıca Kurucu Meclis Üyeliği yapan Ecevit, kürsüde ve meydanda fırtınalar estirdi, tufanlar oluşturdu, yıldırımlar çaktırdı. Ama aşağıya inince, nezaket timsali kesilirdi. Türkiye Cumhuriyeti'nin asla unutamayacağı politikacılar arasına giren Ecevit, 1999'da yüzde 22 ile 1. parti ve Üçlü Koalisyon'da başbakan oldu. 3 Kasım 2002 seçimlerinde oyu, inanılmaz şekilde yüzde 1.2'ye düşerek politik hayatını tamamladı. Demirel cumhurbaşkanı olunca, Ecevit'le paylaştığı âhenkli iktidar doğrusu örnek gösterilebilir. Aynı örneği Demirel'le Özal aralarında kurabilse idiler, Türkiye şanslı dönemler yaşardı. 1980 darbesi öncesinde zoraki selâmlaşan Demirel'le Ecevit, 1999'da tam bir iş bölümü yaptılar. Dış politikaya büyük merakına rağmen Ecevit, rahatsızlığının da etkisiyle, bu alanı Demirel'e bıraktı. Demirel, Türkiye ve Türk dış politikasını, en parlak şekilde yönetti. Ecevit, 1999 hükûmetini kurarken, vahîm bir hata yapıyordu. ABD ve AB düşmanı bir profesörü, kabine listesinde dışişleri bakanı olarak Cumhurbaşkanı Demirel'e sundu. Demirel, İsmail Cem'i tavsiye etti. Cem, 1999-2002 kabinesinin en başarılı bakanı idi. Ecevit, Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller kaytarınca, bütün gayretine rağmen, Demirel'in ikinci defa cumhurbaşkanı seçilmesini sağlayamadı. Galiba milletvekillerine ders vermek için, Meclis dışından, kimsenin aklına gelmeyen Sayın Necdet Sezer'i, dikkate değer maharet göstererek seçtirdi. Ecevit, Sezer'den, sonra Derviş'ten şikâyetle iktidarını tamamladı. Irak savaşına taraftar olmadığını Washington'a bildirmişti (Saddam'ı idare ettiği kanaatinde idi). Amerika'nın azizliğine uğrayarak partisinin dağıldığı rivayeti, o kadar yayıldı ki, bizim kulağımıza kadar geldi!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.