Filistin'de başkan seçimine milletlerarası ilgi, galiba Ukrayna başkan seçimine gösterilen ilgiyi gölgede bıraktı. Halbuki Ukrayna'da, koca bir devletin hangi blokta yer alacağı bahis konusu idi. Filistin'e bu derecelerde merak neye? Efendim, Filistin meselesinden âleme gına geldi. O kutsal topraklardan veya o coğrafyanın getirdiği sorunlardan kaynaklanan terör, dünyayı kapladı. New York ve Washington'a, İstanbul'dan Bali adasına sıçradı. İspanya'yı da, Suudi Arabistan'ı da esirgemedi. Amerika Birleşik Devletleri'ne, İngiltere'nin yardımı ile, Büyük Orta Doğu Projesi gibi fantastik planlar yaptırdı. Irak'ı kana boyadı. Hammurabi devrinden kalan eserler ayaklar altında kaldı. Hazret-i Ali'nin ve İmâm-ı Azam'ın kutsal türbeleri bombardıman edildi. Hâsılı 60 yıldır Orta Doğu'da huzur ve istikrar kalmadı. Daha doğrusu zaten yoktu da, temelinden bozuldu. dünyaya da sıçradı. O topraklardan yetişip Türkiye'ye sokulan binlerce terörist, yurdumuzu kana boyadı. Yaser Arafat'ın yerine seçilen zât, hayatında Kudüs'e ayak basmamış. Nasıl şeydir anlayamadım. İstanbul veya Ankara'ya ayak basmayan kişinin Türkiye'de devlet yahut hükûmet başkanı olması gibidir. Neyse geçelim. Yani Filistin Başkanı Mahmud Abbas teröre değil, diyaloğa inanıyormuş. İsrail'le diyaloğa. Haydi hayırlısı. Ama bendenizin çok mahdut bilgime göre Filistin'de savaşın Arap tarafında ipler, İran'a ve İran'a bağlı mahut örgütlere bağlıdır. Onların silah bırakacaklarına, barış isteyeceklerine ihtimal vermiyorum. Birleşik Amerika'nın İran ve Suriye üzerindeki emellerinin bir sebebi de, bu örgütleri ortadan kaldırmak değil mi? Clinton, başarısızlığa uğramıştı. Şimdi Sayın Dışişleri Bakanımız, gayret ve ihlas ile aynı konuya sarıldı. Türkiye'nin ağırlığını Orta Doğu'da hissettirmek güzel ve doğru bir şey. Ama Filistin konusunda Türk tarafının başarılı adım attırması, Kahire'yi kıskandırır. Riyad'ı asabileştirir. Kimi memnun eder, şu anda aklıma gelmedi. Arafat'a boş yere verilen Nobel Barış Ödülü'nü Türk'e kaptırmamak için akla gelen ve gelmeyen mihraklar harekete geçer. Böylesine sevimsiz yazılar yazmak benim de hoşuma gitmiyor. Ama gerçeği, yalnız gerçeği yazmak için bu sütunda oturuyorum.