Fransızlar çok ferdiyetçidir. Bütün Avrupa'yı -Türkiye dahil- altüst eden ihtilâlleri ünlüdür, biz dahil her ülkenin okullarında çocuklara okutulur. Fransız'a rejim beğendirmek zordur. Sürekli aynı rejimde yaşatmak ise zor değil, imkânsızdır. Dünya tarihinin en önemli ikinci ihtilâli 1917'de monarşiyi komünist cumhuriyete çeviren Rus ihtilâlidir. En önemli ihtilâl ise nice zaman sonra Türkiye'ye Cumhuriyet rejimi bile getiren "1789 Fransız İhtilâli"dir, zaten Büyük İhtilâl deyince o anlaşılır. Fransa'yı düzinelerce devletçikten Fransa yapan hanedanı devirdi. Üstelik bütün Hristiyanlık tarihinin en mühim hanedanı idi. Ama 1. Cumhuriyet'i 12 yıl muhafaza edemedi. "Birinci Konsül" denen cumhurbaşkanı Birinci Napolyon imparator oldu. 10 yıl sonra tekrar eski krallık hanedanı geldi. 1830 ihtilâlinde bu hanedanın yan dalı krallık yapılarak meşrutiyete gidildi. 18 yıl geçmeden biz Osmanlı'ya da sıçrayan 1848 ihtilâli ve İkinci Cumhuriyet... 5 yıl sonra cumhurbaşkanı seçtikleri Büyük Napolyon'un yeğeni Üçüncü Napolyon, ikinci imparatorluğu ilân etmesin mi? Ardından komünist ihtilâllerin öncüsüne benzer 1871 ihtilâli ve Üçüncü Cumhuriyet... Kusura bakmayın, çok tarih dersine döndü. Bugünkü Beşinci Cumhuriyet, General de Gaulle'ün şahsı için yapıldı. Parlamenter demokrasiye ve Fransız sistemine aykırı olduğu halde günümüze kadar sürüp geldi. Mitterrand gibi sol ve bugünkü Chirac gibi sağ muktedir yarı başkanların uzun iktidarları Fransızları bıktırdı. Ama, 2006 ayaklanmasının, parlamenter demokrasinin yarı başkanlık sistemi ile bozulmasından başka sebepleri de vardır. Chirac, Avrupa Anayasası denen ucûbeyi, vatandaşlarına yutturmak istedi. Eski ve bağnaz bir cumhurbaşkanının hazırladığı bu anayasa, Fransızların çok düşkün bulundukları millî, üstelik ferdin kazanılmış haklarını zedeliyordu. Chirac, yeniden adaylığını koyacağını ilân ederek işin tadını kaçırdı. Fransızların böyle uzun iktidarlara izin vermeyeceklerini hesaplayamaması doğrusu hayret vericidir! Altıncı Cumhuriyet'in yakın olduğunu bu sütunda iki yıldır yazıyorum. Demokrasinin özü olan parlamenter sisteme dönülebilir. Jacques Chirac'ın (Jak Şirak) zaten şansı kalmamıştı. Şu son ayaklanma neticesinde Başbakan Dominique de Villepin'in (Dominik dö Vilpen) şansı da sıfırlandı. İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy'ye (Nikola Sarkozi) gün doğdu...