Gene Kıbrıs

A -
A +

Kıbrıs konusunda çözümsüzlük çözümdür harikuladeliğinin müntesibi ve biz reformculara dehşet saçan statükocularımız, cuma ve cumartesi günleri üst üste hezimete duçar oldular. Önce Millî Güvenlik Kurulu'nda, sonra Davos'ta... Millî Güvenlik Kurulu'nda anlaşmazlık çıkacağına, Birleşmiş Milletler planına karşı gelineceğine, Annan kelimesinin telaffuz dahi edilmeyeceğine ümit bağlayan statüko erbabı, hayal kırıklığına uğradı. Ve ertesi gün, İsviçre'nin Davos kasabasında, BM genel sekreteri ile TC başbakanı arasındaki olumlu mülakat, Kıbrıs'ta çözüm ihtimalini güçlendirdi. Anlaşmaya yanaşmayan taraf ithamıyla suçlanan Türkiye artık anlaşmayı isteyen taraf çizgisindedir, Atina'da böyle algılandı. Zira Ege'yi paylaştığımız komşumuz, dostumuz ve NATO müttefikimiz Yunanistan, -arabulucu istediğimiz için- Annan Planını sulandırdığımız ithamına kalkışarak su koyuverdi. Kofi Annan planına evet diyeceğimizden Kıbrıs Rumları'nın ödü kopmuştu. Korkularını o kadar maharetle gizlediler ki, geç farkına varabildik. Şimdi biz, buyurun görüşelim diyoruz. Görelim muhataplarımız nasıl davranacak. Kıbrıs'ta statüko, statükocularımızın ikinci derecede endişeleridir. Asıl çekindikleri, Avrupa Birliği ile ilişkilerimizin, üyelik müzakerelerine başlayarak, artık dönülmez şekilde olgunlaşmasıdır. O zaman ne yapacaklar? Bizi inkılâpları kavramakta yetersiz ve muasır medeniyete geçişte isteksiz olduğumuz ithamıyla saf dışı edip, AB bayrağını tekellerine alacaklar. Zira tekelcidirler, çoğulculuktan hoşlanmazlar. Ama bayrağın kimde olduğu umurumuzda bile değildir. Türk'ün yücelmesi için bayrağın dalgalanması, bize kâfidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.