İsviçre cumhurbaşkanı Pascal Couchepin (Paskal Kuşpen)'in resmî ziyareti, Türkiye'ye yapılan ilk İsviçre başkanı ziyareti olduğu halde, fazla ilgi uyandırmadı. İsviçre'de cumhurbaşkanı aynı zamanda başbakandır, 1(bir) yıl için seçilir. Yalnız 6 bakan vardır. 41.284 kilometrekare, 7 milyon nüfus İsviçre, kanton denen 26 birimden oluşan federal bir devlettir. Yasalar halk oyu ile kabul edilir. 4 resmî dil mevcuttur: Almanca (yüzde 65 anadili), Fransızca (yüzde 18.4), İtalyanca (9.8), Romanş (0.8), (diğer diller yüzde 6.) 120.000 Türk yaşamaktadır. Avrupa'nın ortasında, Alp Dağları üzerinde bir ülkedir. İtalya, Fransa, Almanya, Avusturya, Lihtenştayn ile çevrilmiştir. Bankacılık, saatçilik, çikolata, kravat, kongre ve dağ turizmi ile İsviçre, çok zengin bir ülkedir. Tamamen tarafsızdır. Her iki cihan savaşına da, başka bir savaşa da katılmadı. Birleşmiş milletlere bile binbir tereddütle ancak 2002'de üye oldu, bütçesinin yüzde 1.3'ünü ödüyor (Türkiye 0.44). Basınımızda önemli yanlışlar yapıldı: İsviçre ile 1928'de büyükelçilik kurduğumuz doğru değildir. Osmanlı döneminden beri elçi teati ederiz. İlişkilerimiz 1922'de kesilmişti, 1928'de yeniden kuruldu. Büyükelçi de teati etmedik. Orta elçi atadık. Zira 1950'lere kadar yalnız belirli devletler büyükelçi teati ederlerdi. Diğer hepsi karşılıklı orta elçi göndermişlerdir. 1950'lerde devletler karşılıklı birer ikişer orta elçiliği ortadan kaldırdılar. Şimdi her devlet birbirine büyükelçi gönderiyor. Bu yanlış pek çok kitabımızda yapılmıştır. Büyükelçi ambassadeur, orta elçi ministre'dir. 20. yüzyıl başında büyükelçi teati eden ve büyük devlet denen devletler şunlardı: İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Türkiye, Avusturya-Macaristan, Rusya, Birleşik Amerika, Japonya. Bu düzen 1940'lara kadar sürdü. Türkiye 1920'de büyük devletler arasından çıkmakla beraber, Büyük Devletler bize tavırlarını değiştirmemiş, orta elçi düzeyine inmemişlerdir. Konfederasyon başkanı denen İsviçre Başkanı, Sayın Abdullah Gül'e, Lozan Anlaşması'nı imzaladığımız masayı da hediye gitirdi. Bir o derecede önemli Montrö Anlaşması da İsviçre'de imzalanmıştır. Şimdi 80 yıl beklemeden bizim cumhurbaşkanımızın da ziyareti iadesi gerekiyor...