İstanbul'u sel götürdü

A -
A +

Tarihin en büyük yağması Türkiye Cumhuriyeti'nde gerçekleşti. Trilyonlarca dolar değerinde arsalar, araziler, sahiller, ormanlar yağma edildi. Su yatakları üzerinde binalar yükseldi. Dereler kurutulup mahalleler oluşturuldu. Başta İstanbul, büyük şehirlerimizdeki bu yasa dışı oluşum, yüzde ellilere kadar çıktı. Belediyenin yıktığı, su yatağı üzerinde kurulmuş kâşânesi yıkılan gözü dönmüş adamların, yıkımın ertesi günü daha büyük bir bina diktikleri görüldü. Yağma büyüktü. Mafya tarafından örgütlenmişti. Tıpkı ormanların maruz kaldığı trajedi, büyük şehirlerimizin merkezine kadar sokulup hükmünü icra etti. Halkımızın gecekondu kelimesini hangi tarihte bulup kullanmaya başladığını tam bilmiyorum. 1950'de ortaya çıktığını söyleyebilirim. İkinci Cihan Savaşı sonrasında (1945) pek çok ülke, şehirlere göçen büyük kitlelerle karşılaşıp çarpık yapılanma dönemi yaşamıştı. Hepsi, az zamanda imar ve iskan problemlerini çözümlediler. Türkiye'de ise işin boyutları büyüdükçe büyüdü. Yağma canavarı doymak bilmedi. Hiç, ama hiçbir siyasi iktidar, üzerine gitmeyi göze alamadı. Seçmen sayısı karşısında bütün partilerimiz ve en reformist liderlerimiz ürktü. Çok büyük sosyal adaletsizlik doğdu. Bir arsayı kapatan bir yerlerden gelmiş kişi, müteahhide vererek yarım apartman sahibi oldu. Zenginler silkine geçti. Şehirlerin asırlık sakinleri, yoksullaştılar. O apartmanların kiracısı durumuna düştüler. Şehirleşme 19. ve 20. yüzyıllarda dünyanın her ülkesinde gerçekleşti. Türkiye'deki çarpıklık, hiçbirinde görülmedi. Şu devlette de aynı çapta oldu diyebilen hiçbir babayiğit yoktur. Şimdi Başbakanımız, Sayın Recep Tayyip Erdoğan, hiçbir liderin cesaret gösteremediği bir kesinlikle ve merhamet etmeyiniz kesici söylemiyle, yağmanın durdurulmasını emretti. Direktifine ne ölçüde uyulacağını izleyeceğiz. 2005'te inşallah Maastricht kriterlerini müzakereye başlıyoruz. Şehirlerin imparatoriçesi İstanbul'a reva gördüğümüz muamelenin hesabını vereceğiz. Gafletlerimizi düzelteceğiz. Ki muasır medeniyet seviyesine ulaşalım...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.