jIrak'ta büyük karmaşa

Birleşik Amerika'nın Irak'ı işgalinin 1. yılı tamamlandı. Oluşan tablo berbattır. Hem Amerika, hem Irak için. Niçin? Başarısızlığın sebebi, teşebbüs sahibinden, daha açık ifadeyle işgal eden güçten geliyor, cihan devleti olan Birleşik Amerika'dan... ABD, sadece askerini süper şekilde düzenleyerek Afganistan'a, sonra Irak'a gitti. Bu ülkeleri yönetecek, düzeltecek, yenileştirecek, iyileştirecek projeleri ya yanlıştı, ya eksikti, yahut hiç yoktu. Projeleri yürütecek ekibi ve adamı bile mevcut değildi. Bunları, bugün anlıyabiliyoruz. Zira Amerika'dan bu derecede basiretsizlik ve vukufsuzluk beklenmiyordu. Taliban'ın ve Saddam'ın korkunç ve iğrenç diktatörlüklerini yıkan Amerika, bazı davranışlarında, onlardan geri kalmadı. Afganistan ve Irak'ın, bir zamanlar, insanlık tarihinin, medeniyetinin ve kültürünün en üst çizgisini yaşamış ülkeler olduklarına aldırmadı bile. Bağdat Müzesi'nin yağması, İmâm-ı Âzam Efendimiz'in Âzamiyye'deki türbesinin kubbesinin topa tutulması, Kerbelâ, Necef gibi İslâm'ın çok kutlu mekânlarının harabeye çevrilmesi, Amerika'nın uygarlık havariliğine soyunamıyacağını ortaya koydu. Amerika, Afganistan'ı ve Irak'ı yönetemedi. Afganistan için Hikmet Çetin'i istedi, gönderdik. Irak için de böyle bir talepte bulunursa, stratejik müttefikimizi Bremer denen gafil adamdan kurtarabiliriz. Latife bir yana, Washington, Ankara'dan mutlaka bir şeyler isteyecek, birtakım tekliflerde bulunacaktır. Kıbrıs konusunu gündemden çıkarmayı bekliyor. Haydi hayırlısı... diyoruz. Hesabımızı; Amerika'nın "Büyük Orta Doğu" projesinden asla vazgeçmiyeceği katı gerçeğini iyice hazmettikten sonra yapalım. Irak'ta gözü korktu, Suriye'ye, İran'a sataşmaz gibi yanlışlıklara düşmeyelim... *** Çağdaş iş dünyamızın öncülerinden Sakıp Sabancı'nın vefatı, ne kadar sevildiğini gösterdi. Kıbrıs'ı bile gündemde ikinci sıraya düşürecek derecede yankı yaptı. Allah rahmet eylesin.