Kongre ve Açılım

A -
A +

Adalet ve Kalkınma Partisi büyük kongresi muhteşemdi. Sayın Tayyip Erdoğan, uzun, çok parlak ve üstün bir hitâbeden sonra, delegelerin tamamının oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi. Demokrasi tarihimizde, tek oy kaybı olmaksızın seçilen başka bir genel başkan hatırlamıyorum. Başbakan, parti yöneticilerini geniş ölçüde yeniledi. Gerek tek parti döneminde (Atatürk, İnönü), gerek demokraside (Menderes, Demirel, Özal) genel başkanlar, kendi zihniyetlerine uygun kişileri seçtirmişlerdir, sol partilerde de aynıdır. Ancak parti içi muhalefet daima vardır. Bununla beraber en az fire verecek başbakan bana göre Erdoğan'dır. Kitle partilerinde hizipler oluşur. Bütün dünyada böyledir. Fikirlerin çeşitlenmesi, partileri canlı tutar, daha rahat dış âleme açar. Genel başkanlar hiziplerden hoşlanmazlar, bazen tasfiyeye kalkışırlar. Tabiatiyle AK Parti'yi ima etmiyorum, genel konuşuyorum. Sayın Başbakan, demokratik açılımı biraz araladı. "Türkiye vatandaşlığı"nı üst kimlik olarak sundu. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı zaten istisnasız tek kimliktir, nüfus tezkerelerinin üzerinde yazar. Türk ise bütün siyasî literatürümüzde ve halk arasında, vatandaşlarımızın bütünü için kullanılır. (Türk ırkı, Türk aslından) manaları da vardır, fakat dar şekilde ve çok az kullanılır. Türk kelimesi, millet olduğumuzu vurgular. (T.C. vatandaşlığı) ise hukukî bir durumdur, millet olduğumuzu göstermez. (Fransız) ve (Fransa Cumhuriyeti vatandaşı) arasındaki farkın tıpkısının aynısıdır. (Alt kimlikler) vardır ama, asıl kimlik yerine geçemez. Zira ülkede dehşetli bir ırk ayırımı ve ırkçılık tehlikesi belirir. Herkes (ben Türk değilim, şuyum buyum) demeye, bir şeyler koparmaya girişir. Irkçılık, bütün demokrasilerde yasaktır, zira demokrasiye ve eşitliğe karşıdır. Alt kimlikleri AB kriterlerini kabûl ve tatbik ederek belirteceğiz. Tek çıkar yoldur. Otonomi, başka devlet, bağımsızlık gibi hedeflerin peşinde bulunanları ise durdurmaz. Bunların da fikirlerini açıklamaları mümkündür. Fikir bazından silâh bazına geçilirse, devletin silâh verip görevlendirdiği organları, derhal harekete geçer, silâhını bırakmayanı imha eder. Bu kural -rejimi ne olursa olsun- hiçbir devlette değişmez. Demokratik açılım mutlaka yapılacaktır. Epey münakaşalı geçmesini doğal karşılamalıdır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.