Kopenhag zirvesine saatler kaldı

A -
A +

Kopenhag geriliminin finaline saatler kaldı. Cumhurbaşkanımız gitmekten vazgeçti. Haklıdır. Sayın Erdoğan ve Başbakan Sayın Gül, gidip filmin finalini seyredecekler. Final, Türkiye Cumhuriyeti'nin dış politikasını etkiliyecektir. Almanya'ya fayda getirmiyecektir. Türk oyları ile seçim kazanan bugünki federal hükûmet, Türkler'i kızdırdı. Berlin, en büyük rakîbi saydığı Washington'ın Avrasya projelerinde Türkiye'nin daha yardımcı olması zeminini hazırladı. Başbakan Gül'ün dünki grup konuşmasında Irak vaktiyle İran'a karşı kullandığı kitle imha silâhlarını diğer komşusu Türkiye'ye karşı da kullanabilir cümlesi, çok dikkat çekicidir. Ankara'nın önümüzdeki günlerde tavrını belirliyor. Almanya, dış politikada daima Anglo-Saksonlar'a açık vermek zaafında bulunmuş bir devlettir. Bu defa da böyle davrandı. Öbürsü gün belki Türkiye hakkındaki kararını tadil eder. Fakat bu, pek az bir ümittir. Dün Danimarka Başbakanı'nın Atina'da Yunanistan Başbakanı ile görüşmesi de, bir iyileşme temayülü göstermedi. Böyle bir atmosferde Kofi Annan'ın Kıbrıs planının kabulü ihtimali zayıftır. Ankara, Kopenhag zirvesinden makul sonuç çıkmazsa, tepkisini birkaç alanda açığa vuracak. Bunlardan biri, Kıbrıs'tır. Yazımız, Bush-Erdoğan görüşmesinden önce kaleme alındı. Önemli, hattâ olağanüstü görüşmedir. Irak ağırlıklıdır. Ama Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye tutumu da konuşulacaktır. Birleşik Amerika, Körfez ve Hazar enerji havzalarında egemen olmak politikasını adım adım gerçekleştiriyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.