Meclis'te Kürtçe

DTP Kürtçü partisi genel başkanı Ahmet Türk'ün Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde parti grubunda kürsüde Kürtçe konuşma yapması, tecrübeli bir politika yazarı için bile sürpriz oldu. Ben, Adalet Partisi gibi bir partide Abdürrahim Türk ile beraber milletvekilliği yaptım. Ağırbaşlı genç bir Kürt soylusu idi. ABD ve AB'nin terör örgütü ilân ettiği bir örgütten emir alması mümkün değildi. Bu örgüt, Osmanlı dönemimiz dahil Türkiye tarihinin gördüğü en büyük değilse bile en kanlı devlete isyan hareketini uzun yıllardan beri yürütüyor. Abdürrahim Bey'in vakitsiz ölümü üzerine 5 yaş küçük kardeşi Ahmet Türk, 5 dönemdir milletvekilidir. Aşiretlerinin oyu, istedikleri partiden Mardin'de bir milletvekili çıkarmaya yetiyor. Ahmet Türk, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın önceki gün kendi seçim bölgesi Mardin'de yaptığı mitingde vatandaşın yoğun ilgisinden şüphesiz rahatsız oldu. Rahatsızlığından ne söyleyeceğini şaşırıp Kürtçe konuşmaya başladı. Hiçbir parlamentoda ve resmî muâmelâtta, resmî dilden başkası kullanılamaz. Bir milletvekili, resmî dil dışında bir dille konuşamaz. Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzüğü'nün 18. maddesi, parti gruplarını, Yüce Meclis'in organlarından biri şeklinde belirler (Meclis İç Tüzüğü'nün adı tüzüktür, yasa kuvvesindedir). Binaenaleyh milletvekili konuşması, milletvekili dokunulmazlığına girer. Bu husus, Ahmet Bey'i cezadan masûn kılar. Ama Anayasa Mahkemesi, parti kapatmak veya cezalandırmak konusunda delil olarak kullanabilir. Yarın bir başka üye kürsüye çıkıp herhangi bir büyük kültür dili veya küçük mahallî lisanla konuşmaya kalkışırsa, Yüce Meclis'in ciddiyetine halel gelir. Anlaşılan -Kürt asıllı Türk olan halkımızı tenzîh ederim- Kürtçüler, AK Parti'nin bilhassa Güneydoğu'da ilerlemesinden endişe duyuyorlar. Bu ihtimal bizim görüşümüze göre de vârittir ve gerçekleşecektir. Ama endişeye yer yoktur, Türkiye'nin birlik ve beraberliğini kuvvetlendirecektir.