Milletvekili dokunulmazlığı

Milletvekili dokunulmazlığı (Osm. masûniyyet-i teşrîiyye), yeniden bahis ve münakaşa konusu oldu. Basınımız bu konuya bayılır. Partiler bile biribirlerini suçlarlar. Milletvekili dokunulmazlığı, bir imtiyaz değildir. Aksine demokrasinin temellerinden biridir. Milletin vekillerinin, milletin haklarını, devletin ve devleti temsil eden hükümdarın müdahalesinden koruyarak, serbestçe sağlayabilmeleri için konulmuştur. Bütün demokrasilerde bu dokunulmazlık vardır. Totaliter rejimlerde yoktur veya yetersizdir yahut göstermeliktir. Türkiye'deki uygulamanın, imtiyaz şekline dönüştüğü üzerinde yoğun şikâyet vardır. Bu şikâyeti ortadan kaldırmak gerekiyor. Gerçekten yüzlerce milletvekili, bir kısmı basit, bir kısmı yersiz ve gülünç, bir kısmı berbat suçlardan yakalarını kurtaragelmişlerdir. Tek çare, Avrupa Birliği standartlarına uyumdur. Bütün Avrupa devletlerinde bu dokunulmazlık mevcuttur. Biz de anayasamıza, aynı mevzuatı getirelim. Ve bu arada memur imtiyazını da unutmayalım. Avrupa'da ne ise bizde de o olacaktır. Ne eksiği, ne fazlası... Ama milletvekilini, karşı partileri tutan polisin ve savcının oyuncağı hâline getirecek bir sistem, demokrasi değil, anarşidir. Asıl büyük, onulmaz, iğrenç yara, dokunulmazlık değil ki... Milletvekilinin para pul işlerine karışmasıdır. Sırf zenginleşmek için politikaya giren adamların yüce meclisi doldurmalarıdır. Milletvekili statüsünü düzenleyip gene AB düzeyine getirmek gerekiyor. Yüce meclisimizde bu konuda yıllardan beri nice çalışma yapıldı. Maalesef mutabakat sağlanamadı. Anayasamızda düzeltilmesi zorunlu daha o kadar şey var ki...