Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbandyan, 1 gün için İstanbul'a geldi. Turgut Özal'ın kurduğu Karadeniz Ekonomik İşbirliği'ne üye devletlerin dönem başkanı sıfatıyle yapılmış ziyarettir. Cumhurbaşkanımızın Ermenistan ziyaretinin iadesini tabiatiyle Ermeni cumhurbaşkanı yapacaktır. İki tarafta da normal politik ilişkiler kurulması, büyükelçi ve konsolos teatisi arzusu var. Rusya'dan bağımsızlık kazandığı son 20 yıl içinde 4 milyon nüfusunun 1 milyonunu göçmen olarak gönderen Ermenistan, çok büyük sıkıntı ve mahrumiyetler içindedir. Yalnız İran tarafından destekleniyor. Diğer 3 komşusu Türkiye, Azerbaycan, Gürcistan ile kavga ediyor. Ermenistan'ı Trabzon yolu ile Karadeniz'e çıkarıp dünyaya açmak bizim elimizdedir. Böylece Ermenistan Cumhuriyeti'nin çehresi değişecek, büyük refah oluşacaktır. Zaten İstanbul'da 70.000 Ermenistan uyruklu Ermeni işçisine göz yumuyoruz. Türk mallarının Gürcistan'dan ulaşmasına da müsamaha gösteriyoruz. Ermeniler'in Rus askeri sayesinde Azerbaycan topraklarını işgal etmeleri ve bir türlü boşaltmamaları, tek engeldir. Türkiye, Azerbaycan'ı gücendirecek bir harekette bulunamaz, Türk dünyasında prestijimiz sarsılır. Ermenistan'a gelince, Güney Kafkasya'da huzursuzluk kaynağı durumundan çıkmak isteyecektir. Nalbandyan, Türkiye gazetemizin Dış Haberler Müdürü Hayrettin Turan'a (iki ülke arasında münasebetlerin normalleştirilmesi için ön şartımız yoktur) demiş, sınırın açılması ve elçi teatisini dile getirmiştir. Türkiye ve Azerbaycan ile Ermenistan'ın normal ve çağımıza yakışır ilişkiler içine girmesi, Fransa ve Birleşik Amerika'daki Ermeni diasporasının, yaygaralarını hafifleteceği için, çok işlerine gelmiyor. İran'ın hiç işine gelmez. Papa Cenabları da telâşlandı, yarın ele almak istiyorum. Savaş'ın barış'tan kolay, barış'ın savaş'tan zor olduğunu söyleyen mütefekkirler haklı mı nedir?