1) Komutanın yargılanması kararını genel kurmay başkanı verir ve bu kararın temyizi olmaz. 2) Yargılanmaya başlanan bir komutan genel kurmay başkanı olmaz. Bu iki gerçeği vurgulayarak konuyu özetledik. Hukukçu olmadığımız için meseleye siyasî açıdan bakmamız gerekirdi. Meselâ kara kuvvetleri komutanımızın genel kurmay başkanlığına gelmesini isteyen ve istemeyen iç ve dış mihrakları tahlil etmemiz lâzımdı. Bunu yapamıyoruz. Çünkü Londra, Paris veya Berlin'de değiliz. Böylesine analizler Türkiye'ye zarar verebilir. Türkiye, istikbalini çizecek olan Genişletilmiş Orta Doğu projesinin tam ortasındadır. Bununla uğraşacaktır. Güneşte yer kapmaya, gerilere düşmemeye çalışacaktır. Var gücüyle reformlarını tamamlayıp Avrupa Birliği'ne girecektir. Dışarıda kalıp savunmasını tehlikeye atamaz. Yoksulluktan mutlaka kurtulacaktır. Genel kurmay başkanı atanması, cumhur başkanı seçilmesi gibi konulara vakit ve enerji harcamıyacak, bunlar, Batı'daki gibi patırdısız çözümlenecektir. Bu tatsız olay bize, adalet ve savcılık müesseselerimizin çağdaşlaştırılmaları gerektiğini de gösterdi. Şemdinli olayları Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde incelensin. Ama muhakeme aylarca sürmesin. Kararlar, sağlam kanıtlara dayansın. Milletimiz, askerine güven içindedir. Hangi maksatla ve nereden gelirse gelsin, askerimizi rahatsız edecek gelişmeler, halkımızca soğuk karşılanır, tepki bile görür. PKK çeteleri artık Irak'ta değil, Güneydoğu dağlarımızdadır. Üçer beşer sızarak Türkiye'ye ihrac edildiler. Ailelerini özleyip gelmediler. Böyle bir ortamda onların şerrinden bizi koruyacak güvenlik güçlerimizi tedirgin edecek teşebbüslerden kaçınalım.