Partiler dengesinin gerçekleri

Hâfıza-i beşer nisyân ile mâlûldür sözü, bir Osmanlı özdeyişidir. (İnsan belleği unutkanlık hastalığı ile illetlidir) demek. Demokrasi şehidimiz Başbakan (1950-1960) Adnan Menderes, muhalifi CHP'ye karşı sıkça tekrarlardı. Politikacılar, işlerine gelmeyenleri hatırlamazlar. Unutkanlığa vururlar. Bu bakımdan hafızaları, halkımızınkinden çok zayıftır. Allah'tan karşı partiler, rakipleri partilerin unuttuklarını hatırlatırlar! Çok parti, bunun için vardır. Bugünkü partiler dengesinin nasıl oluştuğunu olur da unutanlar bulunur diye sıkça hatırlamak ve hatırlatmak lâzım. Ki yanlış kanaatler baş göstermesin. Biz, AK Parti'nin çekirdek oyunu, aldığı oyların yaklaşık üçte biri kabûl ediyoruz. Üçte iki, başka partileri beğenmediği için, o partilerin en zıddı olan AK Parti'ye oy verdi. Yani tepki oylarıdır. Bu tahlilimize katılmayanlar, hattâ kızanlar -her iki tarafta da- çoktur. Ama bu sütunda, görüşümüzü dile getiririz. 2002 yılının 3 Kasım gününde yüce milletimiz, 3 yıllık iktidarı oluşturan üçlü koalisyonu şu 3 sebepten sandıklara gömdü: Üst üste cumhuriyet tarihimizin en büyük ekonomik krizi ile vatandaşı yoksullaştırıp süper faiz sahiplerini zenginleştirdiği için (krizleri öngörememekte IMF aynı derecede suçludur.) Katilleri, ırz düşmanlarını, keşleri, haydutları, eşirrâyı, serbest bırakıp aramıza salarak toplumu taarruz ve tecavvüz edilebilir bir kitle hâline getirdiği için. Türk ve muhtemelen dünya tarihinde emsali görülmemiş çapta hortumlamaları engelleyemediği, hortumlanan meblağları geri alamayıp vatandaşa ödettiği için. Bu 3 sebeple üçlü koalisyonu oluşturan üç parti, Yüce Meclis'in dışına atıldı. Halkın aynı derecede sorumlu gördüğü Doğru Yol aynı âkıbete uğradı. Muhalefet fonksiyonu ifa edemeyen CHP'ye, seçimlerden önce o derecede emin bulunduğu koalisyon ortaklığı verilmedi. Önümüzdeki seçimlerde ne mi olur? Yüce Milletimiz yüce meclisini hangi dengelerle mi oluşturur? Yukarıda sunduğum tabloda ne gibi değişmeler gerçekleşti, bunları katıp makul tahminlerde bulunmak mümkündür.