Politik kriz

A -
A +

Dış ilişkilerimizin en tehlikeli çizgiye geldiğini bilmemiz lâzım. Irak krizinden bu yana, pek çok devleti karşımıza aldık. Acaba hangi devleti memnun ettik? Barış diye yeri göğü inlettik. Saddam'ı bile memnun edemedik, bize ateş püskürüyor. Dünyanın her tarafındaki barış gösterileri Saddam'ın canına can katıyor. Diplomasi bir san'at ise, sınıfta kaldık demiyeyim, bütünlemedeyiz. Stratejik müttefikimiz Birleşik Amerika'yı bile karşımıza almak inanılmaz hünerini gösterdik. Yeryüzünün tek süper gücünün stratejik müttefikliğini reddettik. Ağzına kadar dolu gemilerini açık denizlerde beklettik. Bugün olmadı belki yarın oyalamaları ile avunduk. Kısa Irak operasyonundan sonra çıkacak faturayı kaale bile almadık. Aynı kısacık zaman dilimi içinde, Avrupa Biriliği'nin hışmını da üzerimize çekmek akıl almaz maharetini gösterdik. 20 küsur Arap devleti, 60'a yakın Müslüman devlet, hatta 5 Türk cumhuriyeti, bize soğuk bakıyorlar. Barış çabalarımızı alkışladıkları falan yok. Birleşmiş Milletler'in Kıbrıs Türkü'nü yok etmek için yaptığını söylediğimiz plan hakkında, hiç biri tek cümle ile olsun bizi savunmadı. Böylesine bir dış politikanın Türkiye'yi nereye götüreceğini görmek gerekiyor. Irak operasyonundan sonra masada iskemle bulmak bir yana, masa kenarında ayakta duracak yer bulacağımız şüphelidir. Her tarafla ilişkileri bozuk bir Türkiye, Orta Doğu'nun düzenlenmesinde söz sahibi olamıyacaksa, aleyhimize gelişecek kararlar alınmasını nasıl engelleyecektir? Yazımızı ağır bulanlar, bize kızmakla vakit kaybetmesinler. Dış politikamızı bu kadar ağır hatalardan arındırmaya çalışsınlar. Ekonomik krize eklenen bir dış politika krizi Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışmaz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.