Referandum, Sayın Başbakan'ın arzu ettiği gibi sonuçlandı. Seçimlerin dört yıla indirilmesi çok iyi oldu. Vaktiyle düşüncesizce 5 yıla çıkarılmış, ama uygulanamamış, hep 4 yıl, hattâ daha önce seçimlere gidilmişti. 2002 seçimlerinden sonra Sayın Erdoğan, ilk defa, 5 yılı tamamlayacağını vurguladı. TÜSİAD da istikrar sürsün diye 5 yıl dedi. Ama 5. yılın tatsız geçeceği belli idi. Demokrasiler, nice tecrübeden sonra, 4 yıl için birleşmişlerdir. 5 yıl nadirdir. Erken seçim hâlinde 4 yılın tamamlanamadığı da çoktur. Diğer bir kazanç, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin toplantı yeter sayısının normale döndürülmesidir. 367 ucûbesi son buldu. 184'e dönüldü. Ama halkımız, cumhurbaşkanını biz seçelim diye oy verdi. Bu hususu tartışmak için erkendir. 7 yıl sonra konuşuruz. 2014'e kadar şartlar o kadar değişir ki, bugünden söyleyeceklerimizin değeri kalmaz. Terör, açıkça Türkiye'ye taarruza girişti. Artık eylem falan yapmıyor, savaşıyor. 200 asker, top ve roket kullanıyor. Muntazam orduların komando birlikleri gibi talim görmüş, peşmerge takviyeli çetelerle karşı karşıyayız. Irak'ta yetiştirilmiş, yuvalanmış, silahlandırılmış bu düşman güce karşı, Irak'a girip imha etmeye mecburuz. ABD Dışişleri Bakanı Miss Rice, Başkan Bush adına, Başbakanımızdan, birkaç gün beklememizi istedi. Bu isteği yerine getirdikten ve İngiltere'nin de fikrini aldıktan sonra Irak'a gireceğimiz anlaşılıyor. Ne yapacaksak yapacağız ve yarım iş yapmayacağız. Diplomasimizin de çok iyi işlemesi şarttır. Amerika'nın, teröristleri kollamak gibi bir yola sapmayacağı umulur. Başbakan Erdoğan, şu sırada Londra'dadır. Orta Doğu acemisi Amerika'nın, Orta Doğu uzmanı İngiltere'den faydalanarak PKK politikasını düzeltmesini bekliyoruz. Zaten NATO, bir üyesinin terörist taarruzuna maruz kalmasına izin veremez. Hareketli bir hafta yaşıyoruz.