Önümüzdeki yıllarda Avrupa Birliği üyelerini saymaya hâcet kalmayacak. Avrupa Birliği'ne girmeyen birkaç Avrupa devletini sıralamak çok daha kolaylaşacak. Zaten Kıbrıs'la Asya kıt'asına ayak basan AB, Türkiye ile rahat şekilde Asya'ya uzanacak. Sırbistan'ın Karadağlı Cumhurbaşkanı Maroviç, Türkiye'ye 2010 yılında Avrupa Birliği'ne beraberce girelim şeklinde iltifat edince, çok utandım. Daha 1959'da AB'nin o zamanki 6 üyeli çekirdeğine katılacağını resmen bildiren ve iki yıl sonra da andlaşma imzalayan Türkiye, 1990'da Sovyet heyûlâsından yakasını kurtaran koyu komünist diktatörlüklerinden ve eski eyaletlerimizden geride kaldı. Akıl almaz bir soykırımın faili Sırbistan, pişmanlığına dair hiçbir işaret vermeksizin, Türkiye'yi beraberliğe davet edebiliyor. AB dışında kalan devletler, işte böyle muamelelere maruz kalacaklardır. 1915'te Kürtler'i doğrayan Ermeniler'in ve 1915'te Ermeniler'ce doğranan ve onlara karşılık veren Kürtler'in küstahlıkları, sürüp gidecektir. AB üyesi Türkiye karşısında seslerini keseceklerdir. Aksi takdirde bizi, hadlerini bildirmeye zorlayacaklardır. 1908'e kadar eyaletimiz Bulgaristan'ın vatandaşları bugün bütün Avrupa'yı vizesiz dolaşıyor. Türkler'in vize kuyruklarında canı çıkıyor. Beş para etmez konularla meşgul ederek bizi refah toplumu olacak faaliyetlerden alıkoyanlara karşı, Avrupa'nın dışında ve Amerika'nın karşısında kalarak mücadelede gücümüzü harcarız. İçlerine girerek böyle bir durumda kurtulmamız çok daha kolaydır. Her Türk aydınının artık bu gerçeği görmesi gerekiyor. Statüko sevdasının bizi hangi çizgiye mahkûm ettiğini görebilmek o kadar da mı zor?