"Yeni Oluşum"

İsmail Cem-Kemal Derviş-Hüsamettin Özkan üçlüsünün baş çektiği Yeni Oluşum, önümüzdeki seçimlerde şimdiden barajı geçebilir partiler arasındadır. Bu suretle yüzde 10 barajını aşabilecek 8 parti oluyor. Yeni Oluşum, barajı geçebilecek partileri nasıl etkiler? TV'lerde Sayın Baykal'ın düşünceli, Sayın Çiller'in şakrak imajlarına bakarak anlamak mümkün. Bir sosyal demokrat hareket mahiyetindeki Yeni Oluşum, öncelikle DSP'den ve CHP'den oy alacak. İkisinden yüzde 5'er alsa, barajı aşar. Her ne kadar, şaşkın Merkez Sağ'a uzanmak istiyorsa da, yüzde 70-30 dengesi, her iki rakam için eksi ve artı olarak az oynar. Merkez Sağ'a geçebilmek MHP için bahis konusu idi, yapmadı. Bu iki cümlelik tahlilimiz, 1. parti olmayı uman Baykal'ın durumunu açıklar. Tansu Hanım'ın sevincine gelince: CHP'nin oyu kırılacağına göre, DYP'nin 1. parti olmak ihtimali belirdi. Nitekim Prof. Çiller, seçimlerden sonra ve Irak savaşı sırasında başbakanlığından söz açmakla, propaganda bakımından ilk taşını, maharetle öne sürdü. Ana partiden ayrılan hizipler, çok güçlü olsalar bile, eriyip gittiklerinin hayli misali varsa da, aksine misal getirmek de mümkündür. Yeni Oluşum da, kadrosunda hayli acemi politikacı bulunduğu için sakarlık yapmazsa, DSP'yi hattâ silip süpürebilir. Politik tecrübesi ve yeteneği yerinde, karizması fevkalâde olan İsmail Cem, başarı kazanabilir. Kemal Derviş, Türkiye'yi pek bilmiyor. Bununla beraber halkımızın ilgisini çekmiştir. Hüsamettin Özkan da öyle... 8 partiden 5 veya 6'sının barajı geçmesi ihtimali kuvvetlidir. Hangileri Türkiye'ye AB kapılarını açacağı ümidini verirse, halkımız oyunu esirgemiyecektir. MHP'ye gelince, bugünki hâliyle de barajı aşar. Ama AB'ye karşı engelleri kaldırırsa, 1. parti olmak şansı doğar. Küçük partiler ise, hiç olmazsa bazıları, ittifaka gidecek ve bir kaç milletvekili çıkarabileceklerdir.