Yılbaşından önce

A -
A +

Başbakan, demokratik açılımın 2010'dan önce yapılacağını söyledi. 4.5 ay kaldı. Bugünki tansiyonla zaten millî bünyemiz daha fazla dayanmaz. Tatsızlık olur, asabiyet artar, kavga çıkar. Demokratik açılımları zamanında yapsa, çağdaş uygarlık düzeyi olan gerçek demokrasiye geçse idik, tansiyon bu derecede yükselmezdi. Ancak müfrit, gerçekleşmesi asla mümkün bulunmayan talepler, ideal bir demokrasi içinde bile başımızı ağrıtabilirdi. Bu çeşit taleplerin demokrasiyi bozacağı da âşikârdır. Sayın Başbakan'ın vaadine güveniyoruz. Ergenekon, 2010'a kadar tamamlanamayacağına göre, bir de açılım meşgalesi ile yeni yıla girmeyelim. Tabiatıyle demokratikleşme, rahatlıkla 2010'a sarkar. Kısa vadede yapılamayacak işler vardır. Ama çerçeve çizilir. Önümüz görünür. Öcalan'a gelince, hapisten kurtulmasından başka hiçbir reformu benimsemiyecektir. Hapisten çıkıncaya kadar, Kürtçü parti, teşekkül, çete ve kişilerin yakasından düşmesi muhtemel değildir. Türk milletinin parçası olan Kürtler'in demokratik haklara kavuşmasını hedef alıp, kendisinin hayat boyu İmralı'da kalmasının umurunda bile olmadığını söylese, millî barışın kolaylaşacağını kavrıyacak çizgide değildir. Sayın Başbakan'ın hemen, kısa, orta, uzunca, uzun vadelerde hangi reformları düşündüğünü açıklaması, Yüce Meclis'e sırasıyle sunması gerekiyor. Hiçbir teklifin yüzde yüz kabulü beklenemez. Demokrasilerde bu mümkün değil. Ancak Türkiye'de rejimin reforma muhtaç bulunduğu gerçeği ortadadır. Millî bünyenin kaldıramayacağı, zarara uğrayacağı değişimler zaten yapılamaz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.