Darbe mağduru

A -
A +

12 Eylül darbesine ilişkin davanın başladığı geçen hafta içinde AK Parti grubu da darbelerin araştırılması için Meclis'te bir komisyon kurulması konusunda TBMM Başkanlığına başvurdu. AK Parti içindeki 'Darbe mağduru milletvekilleri' de bu komisyonda görev yapmak için jet hızıyla grup yönetimine başvurdu. Bu başvuru sahiplerinden biri de AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç oldu. Domaç 12 Eylül'de yaşadığı ve fıkralara konu olacak mağduriyetini şöyle anlatıyor: "1983 yılında 4 ay Bayrampaşa cezaevinde yattım. Gerekçesi ise '1980 Anayasana hayır oyu kullandığını ima etmek'... İstanbul Eczacılık Odası'nın 'Havan' isimli dergisinde 1980 anayasası ile ilgili bir yazı yayınlandı. Sıkıyönetim mahkemesi yazı nedeniyle dergiyi kapattı, oda yöneticileri hakkında dava açtı. Dava 9 ay sürdü. Ben ve diğer yöneticiler yazıda açıkça 'anayasa için hayır oyu demese bile bunu ima ettikleri' gerekçesiyle yargılanıp mahkum olduk. Yetmedi dergiyi kapatarak, eczacılık tarihinde bir ilk yaşanmasına neden oldular." Sosyal medyanın gücü MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan, twitter'ı en çok kullananlardan. Geçtiğimiz günlerde Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'nin öğrenci kantininde olaylar çıkmış. Öğrencilerden bazıları arayıp Türkkan'a durumu bildirmiş yardım istemişler. Bunun üzerine Lütfü Bey, Ankara Valisi, Emniyet Müdürü ve İçişleri Bakanı'nı aramış. Ancak, üçüyle de görüşemeyince not bırakmış. Lütfü Bey ardından DTCF'deki olayları twetter'dan duyurmuş. Birkaç dakika sonra önce Ankara Valisi, ardından İçişleri Bakanı sonra da Emniyet müdürü kendisini aramış. Her üçü de "olaydan bilgileri olduğunu, rektörle görüştüklerini, rektörlüğün üniversiteye polisin girmesine izin vermediği" bilgisini vermişler. Olayı anlatan Lütfü Bey, "Sosyal medya gerçekten güçlü" demekten kendini alamadı... "Buraların ağası benim!" TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu kuliste otururken AK Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk'ün konuğu olan Pakistan heyeti ile karşılaştı. Kayatürk, hatıra olsun diye Kuzu'ya heyetle beraber fotoğraf çektirmesini rica etti. Heyetin arasına giren Kuzu bir yandan fotoğraf çektirdi, bir yandan da yanlarındaki tercümana çevirmesini isteyerek "Onlara söyle buraların ağası benim. Her şey benden sorulur. Ben olmazsam hiçbir iş yürümez" diyerek espri yaptı. Tercüman önce ne yapacağını şaşırdı, ardından Kuzu'nun ısrarı ile çeviri yaptı. Pakistanlı heyet, Kuzu'nun bu sıfatını ciddiye alınca ev sahibi olan Kayatürk araya girerek, Kuzu'nun Meclis Anayasa Komisyonu başkanı olduğunu ve önemli bir görevi yürüttüğünü anlatmak zorunda kaldı...

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.