Deniz-göl atışmasından Van kârlı çıktı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Van Gölünden bahsederken 'Van denizi' ifadesini kullanması, ardından da Başbakan Erdoğan'ın 'Göl ne zaman deniz oldu' diye cevap vermesi en çok Vanlıları sevindirdi. AK Parti Van Milletvekili Gülşen Orhan, iki lider arasındaki bu atışma ile ilgili olarak, "Aslında her iki lider de doğru söylüyor. Yerel olarak deniz denir ama aslında orası herkesin bildiği gibi göldür. Yani coğrafyada göl, gönlümüzde denizdir. Liderlerin Van Gölünü gündeme getirmeleri bir anlamda Van'ın reklamını yaptı" diye konuştu. Orhan, yaptırdıkları araştırmada da Van Gölündeki minerallerin, ünlü Lut Gölündeki minerallerden daha faydalı olduğunun ortaya çıktığını anlattı. Orhan gölden alınan suların özel olarak şişelendiğini ve Van valiliği tarafından gelen misafirlere hediye edildiğini belirtiyor ve ekliyor "Özellikle cilt hastalıklarına iyi geliyor. Elinizi gölün suyu ile yıkayın göreceksiniz, elleriniz yumuşacık oluyor." Tüm bu yaşananlardan sonra Van milletvekilleri 'Van'ın canavarı, kahvaltısı ünlüydü. Artık suyumuz da ünlendi' yorumunu yapıyorlar. Olur, olur bal gibi olur... Sağlık Bakanı Recep Akdağ, sigara yasağı uygulamasının delinmemesi için her platformda mücadelesini sürdürürken, birçok yabancı ülkenin de bu konuda Türkiye'yi örnek almasından oldukça memnun. Akdağ, başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere çok sayıda uluslararası örgütün ve uzmanın Türkiye'yi bütün dünyaya örnek gösterdiğini hatırlatarak, bu konudaki haklı gururunu şu sözlerle dile getiriyor: "Bize dışarıdan heyetler geliyor. Nasıl bir şey uyguladınız sizi örnek alalım şeklinde. Herkes halkın bunu başaramayacağını zannediyordu. Olmaz bunlar tutmaz, yapılmaz. Görüyorsunuz bal gibi oldu. Dünyada sigarayla ilgili ortaya konan tedbirlerin en iyi uygulandığı ülkelerden biri bugün Türkiye'dir." 3. dönem milletvekilliği şart! Seçim kararı alınmasıyla birlikte TBMM kulislerinde aday olma, yeniden seçilme, sohbetlerin ve esprilerin ana konusu haline geldi. Meclis kulisinde adı bizde saklı bir milletvekilinin elindeki bir yazıdan fotokopi almak istedik. Milletvekili elindeki kâğıtları verdikten sonra biz de fotokopi çekip geri döndük. Milletvekilimiz, "Ya ne çabuk çektiniz. Kulise yakın fotokopi var mı?" diye sordu. Biz de "Evet, hemen aşağıda lostranın karşısında büyük bir fotokopi merkezi var" diye cevap verince iki dönemdir Meclis'te olan milletvekili espriyi patlattı: "Görüyorsunuz, iki dönem milletvekilliği daha fotokopinin yerini öğrenmeye yetmiyor. Onun için üçüncü dönem milletvekilliği Meclis'te bilmediklerimizi öğrenmek için şart."