AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar, uzun yıllar hekimlik yaptıktan sonra Sağlık Bakanlığı'nda da müsteşarlık görevini üstlenmişti. Ünüvar iki dönemdir de milletvekili olan Necdet Bey'i bir gün Adana'da bir söyleşiye davet etmişler. Necdet Bey, söyleşide olaylara bir hekimin, bir bürokratın ve bir siyasetçinin nasıl baktığını, her birinin hangi yollarla çözüm ürettiklerini anlatmış. Söyleşiye katılanlar çok keyif almışlar. Daha sonra bir iki sivil toplum kuruluşundan da davetler almış. Söyleşilerin konusu hep hekim, bürokrat ve siyasetçi gözüyle yaşadığı deneyimler olmuş. Bu söyleşilerden esinlenen Necdet Bey, bir kitap hazırlamaya da başlamış. Necdet Bey'in söyleşilerinin ünü yayılınca AK Parti Siyaset Akademisi'nden kendisini arayıp partililerle de program yapmasını istemişler. Necdet Bey de kırmamış tabii. Önce Adana'da sonra da Erzurum'da söyleşilere katılmış. Necdet Bey'in yaşadıkları bize ABD eski Başkanı Bill Clinton'ı hatırlattı. O da siyaseti bıraktıktan sonra deneyimlerini geniş katılımlı toplantılarda paylaşmış, hatta kendi ülkesi dışında birçok konferansa katılmıştı. Hatta bu işten iyi de paralar kazanmıştı. Bakalım Necdet Bey de Clinton gibi bu işte ünlenecek mi? "Artık devlet karışıyor!.." Kadına yönelik şiddetle mücadele tasarısında yer alan dayakçı kocaya elektronik kelepçe önerisinin tartışıldığı günlerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin seçim bölgesi Gaziantep'te ilginç bir olayla karşılaşmış. Seçmenleri ile sohbet ederken, bir vatandaş başka birini 'Karısına şiddet uyguladığı' gerekçesiyle Şahin'e şikayet etmiş ama bu şiddetin önlenmesi için bulduğu çözümü de Bakana anlatmış. Seçmeni, karısına şiddet uygulayan kişiye 'yapma seni devlete şikayet ederim' demiş, dayakçı kocanın ise 'Devlet ne karışıyor benim karıma' diye cevap vermiş. Bunun üzerine Fatma Şahin'in seçmeni 'O eskidendi, artık senin eşin devletin himayesinde' dediğini ve şiddete devam etmesi durumunda ayağına kelepçe takılacağını anlatmış. Bakan Şahin'in söylediğine göre, bu diyalogun ardından o kişi karısına karşı bir daha şiddet uygulamamış. Şahin, başından geçen bu olayı anlattıktan sonra "Belli ki toplumda bir farkındalık oluşmuş, daha yasa çıkmadı ama getirilecek tedbirler bir nebze de olsa caydırıcı oluyor" yorumu yaptı. Mühür giderse ne olacak? TBMM Anayasa Komisyonu'nda cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili uygulama yasasının detayları görüşülürken ilginç bir tartışma yaşandı. MHP'li üye Konya Milletvekili Faruk Bal, yasadaki "Seçmen oyunu kullandıktan sonra mührü sandık başkanına teslim eder" ifadesine dikkat çekerek, "Ne kadar gereksiz bir cümle. Vatandaş cebine koyarsa ne olacak. O zaman 'sandık başkanı gider vatandaştan alır' diye bir cümle mi koymak lazım" dedi. Başkan Kuzu de "olacağı o" diyerek Bal'a destek verdi ama sonuçta yasa olduğu gibi kaldı...