Lambalar yanmıyordu daa!

Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, AK Parti'nin ilk iktidara geldiği 3 Kasım seçimlerinde yaşadığı bir olayı gittiği her yerde anlatıyormuş. 3 Kasım öncesi Erdoğan'ın son mitingini yaptığı Rize'de, kendisi de Rizeli olan Yazıcı, hazır gelmişken köyünü ziyaret etmeye karar vermiş. Köyde toplanan ahaliyle konuşurken AK Partinin en az 350 milletvekili ile tek başına iktidara geleceğini anlatmış. Ancak köylüler buna pek inanmamışlar ve siyasi tercihlerini değiştirmeyeceklerini söylemişler. Hatta bir hemşehrisi 350 sayısını duyunca "Ula uşağım, biraz da bize bıraksaydın daa" diye nükte yapmış. 3 Kasımda AK Parti 363 milletvekili ile iktidara geldikten bir ay sonra Yazıcı tekrar köyüne gitmiş. Bu kez köylüleri, başlamışlar dertlerini anlatmaya: "Köyümüzün yolunu yapın, telefon santralini tamir ettirin, suyu ile ilgilenin..." Yazıcı bunun üzerine, "Ben size demedim mi tek başına iktidar olacağız diye, inanmadınız ama bakıyorum şimdi istekleriniz bitmiyor" demiş. Bu sözler üzerine aynı hemşehrisi Karadenizlilerin pratik zekâsını ortaya koyarak "Ula uşağım, o zaman lambalar yanmıyordu, önümüzü göremiyorduk" demiş. Yazıcı, şimdi gittiği her yerde bu olayı anlatıp "Siz de sonradan gelip bana lambalar yanmıyordu demeyin" uyarısı yapıyormuş!.. Neyiniz var? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, sahtecilikleri önlemek amacıyla çok fazla doktora gidenleri incelemeye aldırmış. Yaptıkları inceleme sonucunda yılda 700 kez ve daha fazla sayıda doktora gidenler olduğu tespit edilmiş. Bunun üzerine Bakan Dinçer, 600 müfettişi görevlendirerek, "Ayda 30'dan fazla tedavi hizmeti aldığı belirlenen 2 bin 600 kişiyi bulun kapılarını çalın ve neyiniz var diye sorun. Bu kişiler gerçekten hastaysa sorun yok ama değil de bir sahtecilik varsa bunların peşini bırakmayalım" demiş. Bize bu bilgileri veren Bakan Dinçer, "Sonuçta tek tek bu kişilerle görüşüldü. Umduğumuz kadar büyük bir sahtecilik yok. Ama hasta olmayıp da kâğıt üzerinde hastaneye gitmiş gibi gösterilenlerle, bunlarla iş birliği yapan doktor ve eczacılar için savcılıklara suç duyurusunda bulunduk" dedi. Ayda 30 kezden fazla doktora gidenlerdenseniz, bir gün bakanlık müfettişleri, "Gerçekten hasta mısınız" diye kapınızı çalabilir. Haberiniz olsun. Bizden söylemesi...