Depodan çıkan kutsal hazineler! 1925'te türbelerden alınan eserler sergide

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Depodan çıkan kutsal hazineler! 1925'te türbelerden alınan eserler sergide
Kültür - Sanat Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Eyüpsultan, Yahya Efendi ve Aziz Mahmud Hüdayi türbelerinde bulunan, en eskisi 500 senelik eserler, Sultanahmet’te vatandaşla buluştu. 1925’te kanunla müze depolarına kaldırılan, ardından farklı kurumların envanterine geçen bu güzide eserler, bir süredir koruma altındaydı. Şimdi ise 11’i ilk defa olmak üzere 39 eser ziyaret edilebilecek.

MURAT ÖZTEKİN'İN HABERİ - Türkiye’de 1925 yılında çıkarılan kanunla Osmanlı sosyal hayatında önemli yer tutan tekke ve zaviyelerin yanı sıra türbelerin de kapısına kilit vuruldu. Bu mekânlarda yer alan kıymetli eserler ise çeşitli müzelerin depolarına kaldırıldı. Mesela Kâşgari Dergahında bulunan eserler Ankara Etnografya Müzesine götürüldü. Zamanla farklı kurumların uhdesine geçen bu tarihî eserlerden bir kısmı 1973 yılından itibaren İstanbul Türbeler Müzesi Müdürlüğü tarafından özenle muhafaza ediliyor. 

Onlardan İstanbul’un önemli manevi mekânları olan Eyüpsultan, Yahya Efendi ve Aziz Mahmud Hüdayi türbelerinde bulunan tarihî eserler ise özel bir sergiyle muhafaza edildikleri yerden çıkarılarak Sultanahmed’de ziyaretçilerle buluşturuluyor. İstanbul Türbeler Müzesi Müdürlüğü tarafından düzenlenen “İstanbul’un Gönül Sultanları” adlı sergi, Sultan I. Ahmed Külliyesi Muvakkithanesinde görülebiliyor. Sergide 16. yüzyıldan 20. asrın başına kadarki devirden 11 adedi ilk defa görülecek toplam 39 nadide eser yer alıyor. 

Depodan çıkan kutsal hazineler! 1925'te türbelerden alınan eserler sergide - 1. Resim

Sergide günlük kullanım eşyaları, türbelere vakfedilmiş mukaddes emanetler ve hat eserleri yer alıyor. Mukaddes eserler arasında normalde Eyüp Sultan hazretlerinin başucunda bulunan Kamis-i saadet yani Hazreti Peygamberin gömleğinden bir parça ve Sakal-ı şerif bulunuyor. Peygamberimizin diktiği ağaçtan alınan bir yaprak ve kabir taşıyla meydana getirilen hat levhası da burada görülebiliyor. 

Serginin küratörü İstanbul Türbeler Müzesi Müdürü Ebuzer Gümüş, gazetemizin sorularını cevaplayarak sergi hakkında “Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından Cumhuriyetin 102. yılında 102 süreli sergi projesi düzenlenmektedir. Bu proje çerçevesinde İstanbul Türbeler Müzesi Müdürlüğü olarak biz de Eyüp Sultan, Yahya Efendi ve Aziz Mahmud Hüdâyî Türbeler’ine ait kişisel kullanım eşyaları ile bu türbelere vakfedilen mukaddes emanetleri ve sanat eserlerini ziyaretçilerle buluşturuyoruz. Ramazan ayının manevi atmosferinde normalde bir kısmı açık teşhirde olmayan mukaddes emanetleri bu sergi vesilesiyle teşhir etmek istedik” değerlendirmesinde bulunuyor..      

AZİZ MAHMUD HÜDAYİ’NİN BAŞLIĞI, YAHYA EFENDİ’NİN ASASI… 

Sergideki şahsi eşyaları üç büyük mutasavvıfın bizzat kullandığı tam olarak bilinmiyor. Ebuzer Gümüş, 1925’te türbelerden toplanmaya başlanan eserlerin iyi tasnif edilmediğini söylüyor ve “Cumhuriyetin ilk döneminde komisyonlar yeterince çalışmadığı için bazı eserlerin ne zaman, ne şekilde toplandığına dair kısıtlı bilgiler var” ifadesini kullanıyor. Buna rağmen bir asa ile bir başlık diğerlerinden ayrılıyor. Gümüş “Aziz Mahmud Hüdayi hazretlerine ait olduğu düşündüğümüz tac-ı şerif, Kâbe’nin iç örtüsüyle yapılmış bir sarıktır. Bu nesne sergide görülebiliyor. Bunun dışında genel dönem özelliklerinden anladığımız kadarıyla Yahya Efendi’nin kullanmış olabileceği bir asa da sergide yer alıyor” ifadesini kullanıyor.

Depodan çıkan kutsal hazineler! 1925'te türbelerden alınan eserler sergide - 2. Resim

SULTAN ABDÜLAZİZ’İN SANAT ESERLERİ

Sergide sanat eserleri arasında ise padişah işi olanlar var. Sanatçı kişiliği de olan Sultan Abdülaziz’in bizzat kaleme aldığı ve normalde Eyüpsultan Türbesi’nde bulunan iki hat levha da sergide görülebiliyor. Padişah’ın eserlerden birine “Selâmetü’l İnsân fî Hıfzi’l-Lisân” (Kişinin selameti dilini tutmasındadır) ifadesini yazdığı görülüyor. 

OSMANLININ MANEVİ DÜNYASINA IŞIK TUTUYOR

Serginin Osmanlıların manevi dünyasına ışık tuttuğunu söyleyen küratör Gümüş, şöyle konuşuyor: “Biliyorsunuz Eyüp Sultan yani Ebu Eyyüb El Ensari ile Aziz Mahmud Hüdayi ve Yahya Efendi hazretleri, İstanbul’un manevi koruyucuları olarak bilinir. Bu sergi Osmanlıdaki ve eski İstanbul’daki güçlü tasavvuf kültürüne de ışık tutuyor. Çeşitli nesnelerle tekkelerde yaşayış ve dervişlerin hayat tarzlarına dair bilgiler de veriliyor.” 

“Osmanlının sosyal yapısında tasavvufun ve tekkelerin çok önemli bir yeri var” diyen Gümüş sözlerine şöyle devam ediyor: “Osmanlı, yayılma politikası gereğince fethedilecek yerlerin yakınlarına zaviyeler kuruyordu. Önce dervişler halkı bilinçlendiriyordu. Fetihten sonra da tekkeler sosyal hayata yön veriyordu. İstanbul’un fethinde de bu durum geçerli oldu.”

Depodan çıkan kutsal hazineler! 1925'te türbelerden alınan eserler sergide - 3. Resim

Depodan çıkan kutsal hazineler! 1925'te türbelerden alınan eserler sergide - 4. Resim

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...