Eserleri de kafatası gibi ortadan kayboldu! Mimar Sinan’ın onlarca yadigârı bugüne ulaşamadı

Bazıları ihmalkârlığa kurban gitti, bazıları ideolojik sebeplerle yıkıldı, kimi de kiliseye dönüştürülüp kimliğini kaybetti... Farklı coğrafyalarda 400’e yakın esere imza atan Koca Sinan’ın onlarca mimari yadigârı, tıpkı kabrinden sökülen kafatası gibi bugüne ulaşamadı.
MURAT ÖZTEKİN - Sinan, sadece Osmanlının değil dünya tarihinin en büyük mimarlarından biri… Bugün "Mimar Sinan'ı Anma ve Mimarlar Günü" vesilesiyle yâd edilen büyük usta, elli yaşından sonra eser inşa etmeye başlamasına rağmen mimaride erişilmesi güç bir yere yerleşti. Uzun yıllar orduda subaylık yapan ve "Acem ve Arap diyarlarını baştan başa gezdim. Gördüğüm her binadan, harabeden ibretle dersler aldım" diyen Koca Sinan; yarım asırlık kariyerinde Doğu'nun ve Batı'nın anlayışlarını birleştirerek muhteşem bir üslup meydana getirdi.
Mabetler, köprüler, kütüphaneler, şifahaneler ve niceleri… Koca Sinan; Süleymaniye ve Selimiye gibi meşhur eserlerin de aralarında olduğu 360'tan fazla yapıya imza attı. Aptullah Kuran'a göre bu sayı 470'i geçmişti. Mühründe "El-hakîrü'l-fakîr Mîmâr Sinân" ifadesi yer alan Sinan; İstanbul'dan Balkanlara, Anadolu'dan Suriye ve Hicaz'a kadar imparatorluğun farklı noktalarına dokundu. Dahası yaptığı ilavelerle Ayasofya gibi mabetlerin ayakta kalmasını ve bugüne taşınmasını sağladı.

Ancak Sinan, ölümünden sonra büyük bir vefasızlığa maruz kaldı. Irkçılık rüzgârlarının sert estiği 1930'lu yıllarda "Türklük" tartışmalarında Sinan'ın kafatası da ölçülmek üzere mezarından çıkarıldı ve ortadan kayboldu! 1935'te Süleymaniye'deki türbesinden alınıp Ankara'ya götürülen kafatasının nerede olduğu bir muamma olarak kaldı! Kafatası gibi eserlerinin de korunduğunu söylemek zordu. Sinan'ın eserlerinden 200'e yakını günümüze ulaşabildi. Onun yadigârlarından bazıları deprem ve yangın gibi sebeplerle, bazıları ise ihmalkârlık ve ideolojik sebeplerle ortadan kayboldu. 1936 yılında modernleşme için İstanbul'a davet edilen ve 1950'ye kadar toplam 14 sene görevde kalan Fransız Henri Prost'un yıkıcı planlarının da Sinan'ın eserlerine zarar verdiği düşünüldü.
Hürrem Sultan tarafından Mimar Sinan'a yaptırılan Bahçekapı Haseki Hamamı erkekler kısmı çalışır hâlde olmasına rağmen 1930'lara doğru devrin Vakıflar İdaresi tarafından yıktırıldı. Kariye Camii'nin yanına yaptırdığı Kariye Medresesi de 1894 yılında meydana gelen depremde harap olduktan sonra ilerleyen asırda tamamen ortadan kalktı.
EVİ DE YOK OLDU
Sinan'ın kendi adına yaptırdığı tek hayır eseri olarak bilinen Fatih'teki Mimar Sinan Mescidi de 1918'de çıkan yangında harap oldu. Sadece minaresi kalan mescit yerine gecekondular yapıldı. Yıllar sonra bu yere yeni bir mabet inşa edildi. Sinan'ın Süleymaniye'deki evi de kayıplara karıştı! İçinde Koca Sinan'ın tasarladığı yapıların da olduğu rivayet edilen Sarayburnu Sahil Sarayları günümüze ulaşmadı. Kudüs'teki Cami-i Şerif Medresesinin izi bulunamadı. Kerkük, Budapeşte, Svilengrad ve Bosna'daki birçok yapısı yok oldu.
Rüstem Paşa Mescidi ve Simkeş Mescidi, Vatan Caddesi'nin inşasında ortadan kaldırıldı. Defterdar Şerifezade Efendi Mescidi harabeye döndükten sonra 1985'te tamamen yıkıldı. Çavuş Mescidi, Hacı Nasuh Mescidi, Kasap Hacı İvaz Efendi Mescidi, Bayram Çelebi Mescidi ve Kemhacılar Kârhanesi Mescidi gibi Suriçi'nde bulunan 17 küçük mabet, geçtiğimiz asırda kaybedildi. Bunlardan bazıları rekonstrüksiyon ile ihya edildi.
Suriye'de yakın zamanda sona eren iç savaş da Mimar Sinan'ın eserlerine zarar verdi; Halep'te inşa ettiği Hüsreviye Külliyesi yok olurken, diğer eseri Adliye Camii kullanılamaz hâle geldi.

SOFYA'DAKİ ESERİ KİLİSE OLDU
Sinan'ın eserlerinden asli kimliğini kaybeden eserler de oldu. Bulgaristan'ın Sofya şehrinde 1528'de inşa ettiği İmaret Kara Camii 1903 yılında kiliseye çevrildi. Büyük ustanın mukaddes beldelerdeki yedi eseri de farklı sebeplerle bugüne ulaşmadı. Mesela Mekke'de Kanuni adına inşa ettiği Süleymaniye Medreseleri, tavaf alanını genişletme bahanesiyle Suudlarca yıktırıldı. Medine'deki Sokollu Mehmed Paşa Hamamı da tarihe karıştı. Sadece Kâbe'deki revakları diplomatik çabalarla kurtarılabildi.

YA AYAKTA KALANLAR?
Bugün ayakta kalan Mimar Sinan eserleri ise bazen ilgisizlikten oluşan yıpranmalar bazen de Vandalca tahribatlarla gündeme gelmekte…
Mesela Şehzadebaşı Camii büyük bir restorasyon bekliyor. İki milyon dolara satışa çıkarılan metruk hâldeki Ayakapı Hamamı gibi yapılar da hayal kırıklığı meydana getiriyor.