Firavunların merkezi Nubiya Müzesi

Dünya tarihinde iz bırakmış eski ve yeni birçok medeniyete ev sahipliği yapan Mısır'daki Nubiya Müzesi'nde firavunlara ait eserler sergileniyor.
Nil Nehri kıyısına bakan tarihi Asvan kentinin ana merkezinde yer alan müze, zengin kültür haznesiyle yerli ve yabancı turistleri ağırlıyor.
Müzeye adını veren Nubiya medeniyetinin kökleri ise 10 bin yıl öncesine dayanıyor. Eski Mısırlılar, halkın okçuluk becerisine atıfla Nubiya'yı "yaylar ülkesi" olarak tanımlıyor.
Nubiya isminin, eski Mısır dilinde "altın" anlamına gelen Nub kelimesinden türemiş olması sebebiyle Nubiya, "altın ülkesi" olarak da biliniyor.
MÜZEDE FARKLI ZAMAN DİLİMLERİNİ TEMSİL EDEN HEYKELLER BULUNUYOR
Asvan'da 1997 yılında kurulan müzenin lobisi geçildiğinde, ziyaretçileri eski Mısır uygarlığı karşılıyor. Ünlü Firavun II. Ramses'in yüksek heykeli, ziyaretçileri binlerce yıl öncesine götürüyor.
II. Ramses'in savaş tacı giydiği bir başka heykelinin de bulunduğu müzede, MÖ 300 ile MS 300 arasındaki zaman dilimlerini temsil eden heykeller de bulunuyor.
Eski Mısır krallarının tapınaklarının başlarında bulunan 3 gümüş taç da müzede dikkati çeken eserlerden. Taçlar, Firavun dininin sembolleri ile Bizans taş kakma sanatının karışımını temsil eder tarzda işlenmiş.
Müzede ayrıca, diz çökmüş Kush hükümdarının heykeli dahil olmak üzere tarihi olayları simule eden birçok başka heykel de yer alıyor.
Kendini "hakikat ve adalet tanrısı" ilan eden "Maat" adlı firavun da, yine müzede yer alan heykellerden.
Kral Amun'un oğluna atfedilen heykele oyulan kaşlar, gözler ve dudakların şekillendirilme tarzı, III. Amenhotep'in saltanat dönemine işaret ediyor.
Müzede bir cam panelin arkasında, Orta Krallık döneminde (MÖ 1936 - 1760) orduda savaşan düzinelerce küçük asker heykeli bulunuyor.
ANTİK VE MODERN NUBİYA YAŞAMINDAN ÖRNEKLER
Müze, ziyaretçilerini eski çağlardaki başka bir dünyaya taşıyor; sergilenen insan iskeletleri ve kafatasları da iyi durumda görünüyor. Kadın olduğu belirtilen bir iskeletin tanıtımında, "kemiklerinde görülen kan hastalıklarından muzdarip olduğu" yazıyor.
Müze aynı zamanda içindeki eserlerle, Yeni Krallık medeniyetine ve MÖ 1500 ile 600 yılları arasındaki Kushite medeniyetine de ışık tutuyor.
Öte yandan müze, antik ve modern Nubiya yaşamından örnekleri içinde barındırıyor. Müzede, Nubiya'daki gelenekleri ve yerel el sanatlarını sergileyen, Nubiya mirasına ait binlerce eser ve model yer alıyor. Nubiya'daki Mısırlıların günlük yaşamından kısa kesitleri yansıtan Nubiya evinin bir modeli de yine bu müzede temsil ediliyor.
Mısır Tarihi Eserler Bakanlığından alınan bilgiye göre, müze, Mısır hükümetinin talebi üzerine Nubiya'nın antik eserlerini kurtarmak için Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından başlatılan proje sonucu ortaya çıktı.
2001 YILININ EN İYİ MİMARİ YAPISI
Müze projesinin çalışmaları 1980'li yılların başında başladı; müzenin temeli ise 1986 yılında atıldı. Müze binasının Nubiya köyünün geleneksel mimarisine benzemesi için yapımında kumtaşı ve pembe granit kullanıldı.
Nubiya Müzesi, 23 Kasım 1997'de halka açıldı. 2001 yılında en iyi mimari yapı olarak 3 yılda bir verilen Ağa Han İslam Mimarisi Ödülü'nü kazandı.
Toplam alanı 50 bin metrekare olan müzenin, 7 bin metrekaresi müze içine, 43 bin metrekaresi ise müze dışına ve müze bahçesine ayrılıyor.