Dilan Polat'ın gönderdiği mektup cezaevini karıştırdı!

Sosyal medya fenomeni Dilan Polat, geçtiğimiz Kasım ayından bu yana kara para aklama ve suç örgütü kurma suçundan cezaevinde tutuklu buluyor. Polat, hakkında hazırlanan iddianameden sonra kayınvalidesine gönderdiği mektup Marmara Cezaevini karıştırdı. Cezaevi yönetimi, ‘Görülmüştür’ damgası vurulmadan çıkarılan mektuptan sonra inceleme başlattı. Mektubun Avukat Haydar Enes Çetinkaya tarafından dışarı çıkartıldığı iddia edildi.
Kara para akladıkları iddiasıyla haklarında soruşturma başlatılan Dilan ve Engin Polat'ın da aralarında olduğu 5'i tutuklu 28 şüpheli hakkında 75 sayfalık iddianame hazırlandı.
İddianamede, Engin Polat için örgüt lideri eşi Dilan Polat içinse örgüt yöneticisi değerlendirmesi yapıldı. Kara parayı nasıl akladıkları iddianame detaylarında yer alan çiftten Dilan Polat ve Engin Polat'ın 3 ayrı suçtan 40 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.
‘Kara para aklama’ suçlamasıyla tutuklu bulunan Dilan Polat, hakkında hazırlanan 75 sayfalık iddianameden sonra kayınvalidesine gönderdiği mektup Marmara Cezaevini karıştırdı.
Engin Polat'ın annesi Şükran Polat, Dilan Polat'ın kendisine gönderdiği mektubu sosyal medya hesabından paylaştı. 8 aydır cezaevinde olan Dilan Polat’ın yazdığı mektup şöyle:
"HAKKIMI ALAN KİM VARSA HELAL ETMİYORUM"
"Kamuoyuna zulüm ediyorlar. Bizi haksız yere çocuklarımızdan ayırıyorlar. İddianamede tek bir delil olmadan yargılanıyoruz. Hiçbir suçumuz yok. Eziyet, zulüm ediyorlar bize. İddianamede sadece yalancı tanık beyanları ile aylarca daha çocuklarımıza hasret kalacağız. Beni burada ölüme terk ettiler. Bana bir şey olursa eğer ki artık yaşayamıyorum, hakkım hiçbirine helal değil. Çocuklarımın hasretine dayanacak gücüm, tek bir günüm bile kalmadı. Bu haksızlığa artık dayanamıyorum. Hakkımı helal etmiyorum. Allah'ınızdan bulun. Çocuklarımdan ayrı ölüyorum. Haksız ve suçsuz yere burada bizi ayırdınız. Aileye örgüt dediniz. Aile şirketini örgüt yaptınız. Kara para dediniz. Alnımızın akıyla çalışıp kazandığımız paraya kara dediniz. Tüm raporlar geldi. Zulüm ettiniz bize, medya baskısı dediniz. Bir gecede iftiralarla evimizden ayırıp video, fotoğraf çekip medyaya paylaştınız. Eziyet ettiniz bize başından beri. Özgürlüğüm önemsiz. Evlatlarımızdan ayırdınız haksız yere, suçsuz yere. Hala da devam ediyorsunuz, sonu gelmiyor. Bir anneye bu kadar zulüm edilmez, edilmemeliydi. Tüm raporlar mevcut. Savcı tahliye talep etti ama haksız yere hala çocuklarımdan ayrıyım. Hakkımı alan kim varsa helal etmiyorum."
Şükran Polat’ın sosyal medyada paylaştığı mektup Silivri Cezaevi’ni ayaklandırdı. Mektubunun üzerine herhangi bir ‘Görülmüştür’ damgasının vurulmadığı görülünce cezaevi yönetimi personelle ilgili inceleme başlattı. O kısımda görev yapan çalışanların savunmaları alındı.
Ancak gerçek kısa sürede ortaya çıktı. Polat’ı her gün cezaevinde ziyaret eden, aynı zamanda davanın da sanıklarından olan avukat Haydar Enes Çetinkaya olduğu iddia edildi. Görüşme sırasında ajandasını Polat'a veren Çetinkaya, dışarı çıktıktan sonra yazılan sayfayı Engin Polat’ın annesine gönderdiği iddia edildi.