CHP lideri Özgür Özel "İçe dönmek kaybettiriyor" dedi ve ekledi: Oylarımız düştü

Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
CHP lideri Özgür Özel "İçe dönmek kaybettiriyor" dedi ve ekledi: Oylarımız düştü
Politika Haberleri  / Türkiye Gazetesi

CHP lideri Özel, CHP'nin iç hesaplaşmalarının oylarını düşürdüklerini söyleyip "İçe döndük mü kaybediyoruz. Önümüzdeki iki ayı çok önemsiyorum" dedi. Özel ayrıca iç ve dış siyaset, partisinin içindeki cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmaları ve Bahçeli'nin Öcalan çıkışı ile ilgili de çarpıcı açıklamalarda bulundu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, aralarında Ankara Temsilcimiz Akif Bülbül’ün de yer aldığı gazetecilere açıklamalarda bulundu. Gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunan Özgür Özel, iç cephe tartışmalarından dış siyaset gündemine kadar çok sayıda sorunun cevabını verdi. 

Özel'in açıklamaları şu şekilde:

İSRAİL’İN TÜRKİYE’YE SALDIRMA İHTİMALİ

İsrail'in Türkiye'ye saldıracağını söyleyenleri Meclise çağırdık. Bilmediğiniz hiçbir şeyi söylemediler. Türkiye'ye saldıracak asgari gücü de siyasi gücü de yok. Kendisine düşman belirlemenin ona bir faydası da yok. Donanması, hava kuvvetleri, kara kuvvetleri çok güçlü bir ülkeye saldıracak kadar çıldırmış olamaz. Ama esas tehdit, birilerinin, yersiz yurtsuz kalan HAMAS’a kucak açıp Türkiye'de bir yapılanmaya teşvik etmeleri olur. Hamas’a ‘terör örgütü’ dememek lazım. Ama İsrail'in araçsallaştırmasını bahane edip, soykırıma girişmesini de asla meşrulaştırmaz. İsrail'in beklediği fırsatı onlara Hamas verdi. Belki de MOSSAD istedi. 

CHP lideri Özgür Özel "İçe dönmek kaybettiriyor" dedi ve ekledi: Oylarımız düştü - 1. Resim

SAVUNMA SANAYİ FONU

Bana çok akılsızca geliyor. Bu kadar yoksulluk varken Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ‘savunma sanayi fonu’ diye bir fon kurması ve bunu hepimizden fonlaması. Savunma sanayinin bütçesine altmış milyar arttırırsın. Sadece şirketlerin ödediği kurumlar vergisi yarım puan yükseltilse bile bu paranın üç katı toplanıyor.

Niye yaptılar? Vatandaş şunu hissetsin; Tehlike büyük. Aidat aidiyet yaratsın diye yaptılar. Bu parayı istediği an çok basit bir şekilde bulabilir. Zenginden bulabilir. Bütçeyle bir ay sonra alabilir. Aidatını ödeyen ait hisseder. İnsanlar bu korkuya bu tehdit algısını içselleştirsinler istediler, ondan yaptılar. O algıyı biz kapalı oturumda çökertince vazgeçtiler.

DEVLET BAHÇELİ'YE ELEŞTİRİ

Değerlendirme yapabileceğim kadar siyasette veri yok. İttifak ortakları arasında bir uyumsuzluk söz konusu. Tayyip Bey'in, Devlet Bey'e yaptığı ziyarette bir dosya sunması ve ‘Buna göre bir şeyler yapmamız gerekiyor. Takdir sizin’ demesi. Sonra da bu konuda atılacak adımların önünü kesecek en aykırı, en zor adımı gündeme getirmesi. Güneydoğu'da yapılacak bir  barış yemeğinden önce Sayın Bahçeli konuşmasını yaparken bir odada o barış yemeğini organize eden bölgenin milletvekilleri ve iki partinin önde gelenleri var.

Bu konuşma odaya bomba gibi düşüyor ve o odayı Tayyip Bey arıyor. ‘Devlet Bey bir şeyler demiş. Bana onun kaydını yollayın.’ Konuşmanın o ölçekte yapılacağından Tayyip Bey'in haberinin olmadığını biliyoruz.

Devlet Bey bunu iki ihtimalle yapmış olabilir. Biri önünü kesmek, diğeri önünü açmak için. Önünü kesiyorsa büyük bir ittifak kriziyle karşı karşıyayız. Önünü açıyorsa büyük bir teknik yetersizlikle karşı karşıyayız. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir çatışmalı süreç, o örgütün başını bir kürsüye davet edip ‘Sen söyle silah bıraksınlar ama sorun yoktur’ diyerek çözülmemiş. Devlet Bey'in önerdiği yöntemle genelde apandisit patlıyor da hasta ölüyor. 

ERKEN SEÇİM VE ERDOĞAN'IN ADAYLIĞI

Halen daha bize yok anayasayı değiştirelim, yok ilk dört maddeyle oynayalım. İsrail saldıracak vatandaşı korkutalım. Abdullah Öcalan'ı çağıralım bu kürsüden konuşsun gibi şeyler yapıyorlarsa biz erken seçim çağrısı yaparız. Erdoğan sadece Meclis tarafından yenilenmesi durumunda aday olabiliyor son kez.

Eğer aday olmak istiyorsa da ona şöyle bir çağrıda bulunduk. Beş yıllığına seçildi. İki buçuk yıl senden, iki buçuk yıl bizden. Ben iki buçuk yılı koyuyorum. Kazanırsan beş yılın olur. Kaybedersen bu millet yeni yönetimini bulur. Gelecek sene Kasım'da bu seçimi yapmazsan seçimlere altı ay kalabalığa gelip bana sakın şey deme gel seçimleri yenileyelim o zaman da ben yapmam. Aday olacak gücün, kudretin, cesaretin, özgüvenin varsa gel bir sene içinde yapalım seçimleri. Bu seçimleri yapmaya çekiniyorsan o zaman bana sorma CHP'nin adayı kim diye… AK Parti'nin adayı kim? Çünkü sen aday olamayacaksın, o zaman.

TRUMP’UN SEÇİLMESİ VE İLİŞKİLER

Trump, görev süresinin bir yılını Tayyip Bey'le üç yılını bizimle geçirecek. Seçildiği günden sonra Türkiye bu süreci nasıl götürmeli diye bakıyorum. Bir kere kişisel ilişkilerle değil kurumsal ilişkilerle ilerlemek, çok deneyimli diplomatlarımıza alan açmak lazım. Filistin dostu değil ama daha az Filistin düşmanı olmasını bir fırsata çevirmek lazım. Türkiye'nin hem Rusya Ukrayna arasındaki ara buluculuk ve tavır koridoru sürecinde takındığı tutum önemli bir tutum. Tayyip Erdoğan'ı burada eleştirmedim. Görev devir teslimi olduktan bir heyet göndereceğiz. 

KONSER TARTIŞMALARI

Çeşitli sahne opsiyonlarıyla sanatçıların ve onlara katkı sağlayan profesyonellerle çalışarak bir standart getireceğiz. Toplu satın almanın gücünden de yararlanacağız. Belediye başkanları hangi konseri istediğini (Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği’nden (SODEM) talep edecekler. Fatura SODEM aracılığıyla ödenecek. Çok şeffaf olacak. Acaba bazı şeyler bazı şeylerin içinde mi oluyor? Yediriliyor mu? Bilmem ne mi oluyor falan diye haklı sorular havada uçuşuyor ve ben bu soruları hak veriyorum. Bu konserler neden tasarruf genelgesi içinde yer almıyor? Bu konser işini standart hale getireceğim. CHP'li belediyeler açısından sabitleyeceğim. Bakalım karşı taraf benzer atımı atacak mı? 

"EYLÜL AYINDA OYLARIMIZ DÜŞTÜ"

Kayyumların atandığı, yoksulluğun olduğu, işsizliğin çok konuşulduğu bir yerde CHP'nin kendi içine dönmemesi lazım. Hep birinci partiyiz anketlerde. Yüzde otuz iki, otuz dört arasındayız. Bir tek ay düşmüşüz, o da Eylül ayı. Eylül ayında ne yaptın derseniz kurultay yaptık. ‘Siz içe döndünüz, düştünüz’ diyorlar. Kurultay veya içe dönük tartışmalar değil kendi dertlerini konuşmamızı istiyorlar. Sonuçta da içe döndük mü kaybediyoruz. Önümüzdeki iki ayı çok önemsiyorum. Bütçe konuştuğumuzda, ekonomi konuştuğumuzda çok iyi sonuç alıyoruz.

DEMLİ BAŞKANLARA DESTEK

Ahmet Türk gibi birisine kayyIm atandığında çıkıp da o konuşmayı yapmıyorsam zaten ben ben olmaktan çıkmışım. CHP'ye yıllardır kaybettiren şey ne derler. Siyaset? Oyuna gelmeyelim diye diye oyuna gelmeme oyununa gelme siyaset. Aman oyuna gelmeyelim deyip başka bir oyuna geliyorsun. Sen Esenyurt 'a gitme. Mardin'e gitme… Sonra Kürtler'den Cumhurbaşkanı adayına oy iste.

Bu mesele öyle bir mesele, Kürtlerle bir şey çıkar ilişkisi kurmak değil ki. Demokrasi taleplerini CHP'nin karşılayacağına yönelik organik bir ilişki kurmak istiyoruz. O gün de bugün seçimden üç gün önce gidip de onlara kapalı kapılar ardında bir şey konuşarak yapamazsınız bunu. Bugün sizin gözünüzün içine bakıyor. Orada bir duruş gösterdik. Acaba şöyle mi anlaşılır? düşüncesi sizi siz olmaktan çıkarıyorsa siyaset yapmayacaksınız. 

"KILIÇDAROĞLU'NA HÜRMET MECBURİYETİM VAR"

Şu an için öyle bir ihtiyaç görmüyorum. O önceki genel başkan benim ona hürmet gösterme, saygı gösterme, vefa gösterme mecburiyetim var. Bu benim görevim.

Bugüne kadar ikili temaslarımızda çok birbirimize karşı nezaketli bir üslubu hep tercih ettik. O konuda da Kemal Bey'e haksızlık yapamam. Bu süreçte Kemal Bey'e yakın geçmişteki kurmaylarından gelen bir takım şeyleri Kemal Bey'e mal edip gidip Kemal Bey'le böyle bir müzakere açmayı da doğru bulmam açıkçası. 

SEÇİM İTTİFAKI

Cumhuriyet Halk Partisi, tek başına, küçük bir ittifakla, basit bir ittifakla, yüzde 51'i sağlayamıyorsa, kaçınılmaz olarak daha geniş ittifak arayışına girecektir. Böyle bir lüksümüz yok.  Seçimleri aday belirlenme süresine birkaç ay kala, bu görüşmelerin yapılması olasıdır. Hiç ittifak yapmadan, üç yüzün üzerinde bir milletvekili çıkarabiliyorsak ve adayımızı seçtirebiliyorsak, Türkiye İttifakı ile yol yürümek, gönlümüzden geçer. 

"CHP'DE ADAY SORUNU YOK"

Belediye başkanlarımızın katkı sağladığını düşünüyorum. Bu noktada, aralarında böyle hani bir çelişki, bir tartışma bir kavga olmasını asla ve asla ben de istemem, onlar da istemez. Bizim Ekrem Bey ile değişimini ilk dile getiren kişileriz. Bir yol arkadaşlığımız, bir yürüyüşümüz var. Mansur Bey, hem yıllar sonra başkentin yönetimini AK Parti'den alan, hem de, kendisinin de ifade ettiği gibi, kamuoyu araştırmaları noktasında milletin gönlünde olan bir arkadaşımız. O noktada ben süreci çok sağlıklı bir şekilde yürüteceğimizi bir kez daha söyleyeyim. 

(Yavaş’ın dışlandığına yönelik iddialara) Hiç kimseyi dışarıda bırakmaya niyetimiz yok. İktidar olduğunuzda herkese üstlenecek sorumluluk, üstlenecek görev alanları var. CHP'de bir aday sorunu yok. Aday sorunu olan parti AK Parti. Tayyip Bey aday olacak mı? Belli değil. Neden? Erken seçim olursa aday olabiliyor. ‘Erken seçim olmayacak’ diyor. O zaman, adayın kim sorusunda, AK Parti'de cevap yok, seçenek yok. Her seçenek bir başka kriz alanı. Aday kim sorusu benim uykularımı kaçırmıyor. Ben çok huzurlu uyuyorum. Ama Tayyip Bey'in cevap veremediği soru bu. 

SURİYE'YE OPERASYON

Erdoğan ile Bahçeli, Öcalan'ı Meclis kürsüsüne çıkarırlarsa Suriye'nin kuzeyinde de mazbata dağıtacaklar. Ve o sürecin devamı başka bir yere doğru evrilecek. Bu mesele netleşmeden iç ve dış siyasete yönelik yapılan bütün yorumlar boş yorumlar. O yüzden bu soruların muhatabı bu arkadaşlar. ABD ile nerede anlaştı nerede ayrıştı? Suriye'nin  Fırat'ın doğusuna ne diyorlar? Batısına ne diyorlar? Suriye'nin kuzeyine ne diyorlar? Tampon  bölgeye ne diyorlar? Yapacağı harekatı Özgür Suriye Ordusu güçlerine yaptıracaklar. Hava desteğiyle sağlayıp Mehmetçik operasyon yapıyor diye bir hazırlık içindeler. Silahlı kuvvetlere şu anda herhangi bir operasyon, talimat, hazırlık talimatı, hava kuvvetleri dışında yok. Müjdelenen operasyonun silahlı kuvvetlerinin kara unsurlarıyla yapılmayacağını biliyorum. Ama bunu öyleymiş gibi pazarlanmasını da doğru bulmuyorum.

Kaynak: Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...