Bilim arkadaşı organ kardeşi oldu! Öğretim üyesi 20 yıllık arkadaşına karaciğerini verdi

Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
Bilim arkadaşı organ kardeşi oldu! Öğretim üyesi 20 yıllık arkadaşına karaciğerini verdi
Sağlık Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Yaklaşık 8 yıldır siroz hastalığı ile mücadele eden Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Aykut Sağlam, Giresun Üniversitesi Fen Fakültesi’nde doktor öğretim üyesi olarak görev yapan 20 yıllık arkadaşı Nigâr Çolak’ın bağışladığı karaciğerle hayata bağlandı.

ZİYNETİ KOCABIYIK - Trabzon’da yaşayan 46 yaşındaki Prof. Dr. Aykut Sağlam 2017 yılında karın bölgesinin sol alt kısmında ağrı şikâyeti ile doktora gitti. Yapılan tetkiklerde kan değerlerinin düşük olduğu tespit edildi. İleri tetkiklerde ise dalak büyümesi teşhis edildiği için hematoloji bölümüne yönlendirildi.

Prof. Dr. Sağlam, derdine Ankara’da çare aradı. Ancak 3 yıl boyunca herhangi bir teşhis konulamadı. 3 yılın sonunda hematolojik bir problemi olmadığı gastroenterolojiye gitmesi gerektiği bildirildi. Burada kendisine sebebi bilinmeyen siroz teşhisi kondu. Hastalığı ilerlemiş, yemek borusunda varisler oluşmuştu. Prof. Dr. Sağlam tedavisine İstanbul’da devam etmeye karar verdi. Siroz hastalığının yan etkilerinden olan yemek borusundaki varisler için 3 defa bıçak altına yattı. Bu arada karaciğer nakli için donör bekliyordu. Kendi ailesinden karaciğerini verebilecek biri bulunamamıştı. Kadavradan donör de çıkmıyordu. 

ETİK KURUL KARARI İLE NAKİL YAPILDI

Tam bu sırada Prof. Dr. Aykut Sağlam’ın imdadına 20 yıllık akademisyen arkadaşı Doktor Öğretim Üyesi 43 yaşındaki Nigâr Çolak yetişti. Çolak’la Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde birlikte okumuşlar, birlikte akademisyen olmuşlardı. Çolak’ın karaciğeri arkadaşı için uygundu. Ancak aralarında kan bağı olmadığı için etik kurul kararı gerekiyordu. Etik kurul 20 yıllık arkadaşlıklarını görünce olumlu karar verdi. 

Bilim arkadaşı organ kardeşi oldu! Öğretim üyesi 20 yıllık arkadaşına karaciğerini verdi - 1. Resim

Her ikisi de üniversitelerinde öğrencilere ders veren iki öğretim üyesi olduğundan, derslerden fazla uzak kalmamak için nakil ameliyatını ara tatile denk getirerek ameliyat masasına yattılar. İstinye Üniversitesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi sorumlusu Prof. Dr. Ayhan Dinçkan ve ekibinin gerçekleştirdiği başarılı bir operasyonla sirozdan kurtulan Prof. Dr. Sağlam, akademisyen arkadaşına minnnettar olduğunu söyleyerek, “Nigâr hanımla aynı üniversitede okuduk. Daha sonra o Giresun Üniversitesi’ne gitti ama candan arkadaşlığımız devam etti. Hastalığımı öğrenince hiç düşünmeden verici oldu. Arkadaştık şimdi kardeşten öte olduk. Onun benim için yaptığı fedakârlığı anlatacak kelime bulamıyorum” dedi.

İKİSİ DE BİYOLOG

Hem Prof. Dr. Aykut Sağlam hem de Dr. Nigâr Çolak biyolog. Prof. Dr. Sağlam, laboratuvarda bitkiler üzerinde çalışarak bitkilerin kuraklığa, deniz suyuna, aşırı sıcak havalara dayanıklılığını test ediyor; bütün şartlara dayanıklı bitkiler üretmeye çalışıyor. İnsanların ve hayvanların beslenmesi için önemli bir besin maddesi olan bitkilerin değişen iklim şartlarına göre dayanıklılığının artırılmasının artan dünya nüfusunu besleyebilecek miktarda bitki üretimini destekleyeceğini anlatan Prof. Dr. Sağlam, bunun kıtlıkla mücadelede büyük önem taşıdığını aktarıyor. Prof. Dr. Sağlam bilimsel dergilerde makale olarak yayınlanan çalışmalarının önümüzdeki 5 yıl içinde ilk sonuçlarını vereceğini söylüyor. Dr. Nigâr Çolak’ın çalışma alanı ise bakteriler. Dr. Çolak, bakterilerin genom dizinleri üzerinde çalışıyor.

SİROZDU FAKAT SEBEBİ BİLİNMİYORDU

Sirozun bizim toplumumuzda en önemli sebebinin hâlâ büyük oranda hepatitler ve son zamanlarda yağlı karaciğer olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, ancak Prof. Dr. Aykut Sağlam’ın sebebi bilinmeyen yüzde 20’lik dilim içinde olduğunu belirtti. Sebebi bilinmeyen sirozun “kriptojenik siroz” olarak adlandırıldığını aktaran Prof. Dr. Dinçkan, “Sebebi tam olarak bilinmiyor ama altında metabolik hastalıklar olabilir” dedi. Karaciğer nakillerinde vericinin riskinin neredeyse sıfıra yakın olduğunu aktaran Prof. Dr. Dinçkan, “Günümüz tıbbı ile çok detaylı incelendiği için donör risklerini ameliyat öncesinde ortaya koyabiliyoruz. Ciddi risk analizi yapıyoruz. Karaciğer donörü olarak incelenen 10 hastanın dördü inceleme sonucunda eleniyor. Dolayısıyla riskli donörler kabul edilmiyor” dedi.

Türkiye Gazetesi

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...