Kansere davetiye! Elektronik sigara 4 kat daha zararlı

En son bilimsel veriler, özellikle gençlerin daha az zararlı düşüncesiyle tercih ettiği elektronik sigarada, akciğer kanseri riskinin çok daha yüksek olduğunu ortaya çıkardı. Uzmanlar “Cebinizde ölüm taşıyorsunuz” diyor.
ZİYNETİ KOCABIYIK'IN HABERİ - Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Türkiye’de bir yılda, 31 bin kişi akciğer kanserine yakalanıyor ve 25 bin kişi bu sebeple hayatı kaybediyor.
Akciğer kanserinin en önemli sebebinin tütün ve tütün ürünleri olduğunu söyleyen Türk Radyoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nermin Tunçbilek, son yıllarda akciğere yönelik büyük tehdidin elektronik sigara olduğunu belirterek “Yapılan en son çalışmalar elektronik sigaranın; sadece sigara içenlere göre akciğer kanseri riskini dört kat artırdığı literatürde bildirilmiştir. Bu korkunç bir rakam. Cebinizde ölüm taşıyorsunuz” dedi.
DAHA AZ ZARARLI OLDUĞU SANILIYOR
45. Ulusal Radyoloji Kongresi’nde konuştuğumuz Prof. Dr. Nermin Tunçbilek, yanlış bilinen önemli bir konuya da temas etti. Elektronik sigaranın, tütüne göre daha az zararlı olduğu düşünüldüğü için tüketildiğini aktaran Prof. Dr. Tunçbilek “Günde 10 veya daha az sigara içenlerde akciğer kanseri riski 20 kat, günde 4’ten az sigara içenlerde bile 5 kat artıyor. Şu anda sokakta neredeyse bütün gençlerin elinde olan alternatif tütün ürünlerden elektronik sigaranın zararsız olduğu iddia ediliyor. Ancak bilimsel çalışmalar, elektronik sigaranın sadece sigara içenlere göre akciğer kanseri riskini ört kat artırdığı bildiriliyor” diye açıkladı.
DÜŞÜK DOZ TOMOGRAFİ İLE ERKEN TEŞHİS
Akciğer kanserinin erken teşhisi ve tedavi yönetiminde radyolojik görüntüleme yöntemlerinin hasta yönetiminde önemli bir rol oynadığına işaret eden Prof. Dr. Tunçbilek “Kanser riski yüksek hastalarda, düşük dozlarla görüntüleme yapıyoruz. Akciğer kanserinde erken teşhis, yüzde 77 oranında hayat kurtarır. 55-74 yaş arasında 30 yıldır günde bir paket sigara içen, hâlen aktif içici veya 15 yıldan daha kısa süre önce bırakmış olan kişilerde her yıl düşük doz akciğer tomografi si çekilmesi önerilmektedir” şeklinde konuştu.
EN ÇOK BAŞ AĞRISI İÇİN MR ÇEKİLİYOR
Tıbbi görüntüleme yöntemlerinin en çok kullanıldığı alanların başında ağrının kaynağının teşhisi olduğunu söyleyen 45. Ulusal Radyoloji Kongresi Bilimsel Kurul Başkanı Prof. Dr. Berna Oğuz, şu ifadeleri kullandı:
"Hastalar en çok baş ağrısı sebebiyle hekime başvuruyor. Baş ağrısının sebepleri, migren, stres, beslenme alışkanlıkları, çene ve göz ile ilgili sorunlar, ilaç yan etkileri, diş çürükleri ve kafa travması yanı sıra kulak, burun ve boğaz hastalıkları olabileceği gibi kafa içindeki tümörler de olabilir. Hastanın klinik şikâyetlerini dinledikten sonra hekim gerekiyorsa MR ya da BT görüntülemesine yönlendirebilir.
Burada yapılması gereken hastanın hekimin değerlendirmesine güvenmesidir. Radyolojik görüntülemelerin bir kısmı radyasyon içerdiği için gerekçelendirilmeden yapılan her inceleme kanser riskini artırır. Hastalar bazen doktor doktor gezerek kendilerinden çekim isteyecek uzmanı arıyor, hatta zorluyor."
Özellikle ağrıya yaklaşımda radyolojinin sadece teşhis konulma aşamasında değil, girişimsel işlemlerle ağrının tedavisinde de önemli rol oynadığına işaret eden Prof. Dr. Oğuz “Kanser hastalarında ve bel fıtığında ağrı tedavilerinde sinir blokajlarının yapılması, girişimsel radyolojinin önemli görevlerinden bir tanesidir” dedi.
Sigara sağlığa zararlı ise neden satışı serbest?