Öğrencilerden yerli solunum testi cihazı! Kâğıttan yaptıkları proje ile literatüre geçtiler

Yüksek maliyetli, kullanımı zor ve virüs bulaştırma riski yüksek olan solunum testi cihazına alternatif olarak geliştirilen yerli cihaz, tek kullanımlık yapısı, ucuz maliyeti ve hasta başına taşınabilir olması ile düşük gelirli bölgelerde astım ve KOAH’ın teşhisine imkân verecek.
ZİYNETİ KOCABIYIK'IN HABERİ - Bilgi Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencileri, toplumda en sık görülen solunum hastalıklarından astım ve KOAH’ın teşhisini, mevcut yöntemden çok daha ucuza ve kolay yapmayı sağlayan bir solunum testi cihazı geliştirdi. Solunum yolu hastalıklarının hızlı ve uygun maliyetli ön tanısını desteklemek üzere geliştirilen bu cihaz projesi, alanının prestijli dergilerinden biri olan “Journal of Microelectromechanical Systems”te yayınlanarak literatüre geçme başarısını elde etti.
3 KOAH’TAN BİRİ TEŞHİS EDİLEBİLİYOR
“Tek Kullanımlık Kâğıt Tabanlı Piyezodirenç MEMS Akış Algılayıcısı” projesi ile Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Başkanı Doç. Dr. Yiğit Dağhan Gökdel danışmanlığında ikinci ve dördüncü sınıf öğrencileri Beril Aygül (mezun), Sena Ulgaz (4. sınıf) ve Berkay Yılmaz’ın (2. sınıf) geliştirdiği cihaz kendi alanında bir ilk olma özelliği taşıyor. Akciğerlerdeki hava yolu olan bronşların genetik ya da çevresel faktörler gibi çeşitli uyaranların etkisiyle daralması sonucu oluşan astım hastalığı dünyada 300 milyon, Türkiye’de 4 milyon kişiyi etkiliyor. Öksürük, balgam çıkarma ve nefes darlığı gibi şikâyetlere yol açan KOAH ise ülkemizde 5 milyon kişinin problemi. Türkiye’de 40 yaş üstü her 5 kişiden birinin KOAH hastası olduğu biliniyor. Türkiye Kronik Hastalıklar ve Risk Faktörleri Sıklığı Çalışmasına göre KOAH hastalarının yüzde 60-85 tanı alamamış durumda. Bunun en önemli sebebi olarak ise astım ve KOAH gibi hastalıklara tanı koymayı sağlayan spirometre aletine ulaşımın zor olması ve uygun spirometri yapılamaması gösteriliyor.
HEM UCUZ HEM GÜVENLİ
Hastanın hayat kalitesini düşüren, ileri evrelerde ölüme ve ekonomik kayıplara sebep olan astım ve KOAH gibi solunum yolu hastalıklarının teşhisinde kullanılan altın standart yöntemin spirometre olduğunu söyleyen proje koordinatörü Doç. Dr. Gökdel, cihazın kullanımının dezavantajlarının bulunduğuna dikkat çekti.
Cihazın akciğerin nefes alma ve verme gücünü ölçtüğünü ifade eden Doç. Dr. Gökdel “Spirometre solunum teknisyeni eşliğinde kullanılabilir, taşınamayacak kadar büyüktür ve sık ve kolay temizlenemediği için solunum yolu ile bulaşan Covid, zatürre ve diğer virüsleri bulaştırma riski vardır. Hepsinin ötesinde pahalı bir cihazdır. Biz projemizde bu dezavantajları ortadan kaldıracak bir tasarım yaptık. Malzeme olarak basit bir A4 kâğıdı piyezodirenç malzeme ile kapladıktan sonra lazer bıçakla özel bir tasarım verdik. Bunu da kredi kartı büyüklüğünde elektronik bir devreye bağladık. Üflemenin yapıldığı parçası kağıttan oluştuğu için kullandıktan sonra atılabiliyor. Bir hastadan diğerine virüs bulaşma riski ortadan kalkıyor” diye anlattı.
Cihazın ölçüm sonuçlarının spirometreye yakın olduğuna işaret eden Doç. Dr. Gökdel, göğüs hastalıkları uzmanları ile klinik çalışmalara başlanacağını da sözlerine ekledi.
ASTIM VE KOAH TEŞHİSİNE YERLİ VE MİLLİ ÇÖZÜM
Cihazı elektrik ve elektronik bölümünden mezun olan Beril Aygül, 4. sınıf öğrencisi Sena Ulgaz ve 2. sınıf öğrencisi Berkay Yılmaz birlikte geliştirdi.
Cihazın yerli ve millî bir tasarım olduğuna işaret eden Doç. Dr. Dağhan Gökdel “Geliştirdiğimiz sensör, 30 dakika gibi kısa bir sürede üretilebiliyor. Solunum yolu hastalıklarının hızlı ve uygun maliyetli ön tanısını desteklemek üzere geliştirilen bu çevre dostu cihaz, aynı zamanda düşük gelirli ülkelerde sağlık hizmetlerine erişimi artırmayı hedefleyen bir yenilik sunuyor. Proje, mevcut tanı yöntemlerinden belirgin şekilde farklı. Tek kullanımlık yapısı, cihazın kullanımında virüslerin bulaşma riskini tamamen ortadan kaldırıyor. Düşük maliyetli tasarımı sayesinde, özellikle düşük gelirli bölgelerde daha geniş bir erişim sağlar. Çevre dostu malzemeler kullanılması, cihazın sürdürülebilirliğini artırır. Ayrıca, cihazın taşınabilirliği ve kullanım kolaylığı, hasta başı testler için pratik bir çözüm sunar. 0,1 dolardan daha düşük malzeme maliyetiyle, geniş ölçekte üretime ve ekonomik kullanıma uygunluk sağlamaktadır” dedi.