BTK Bilgi Teknolojileri Dairesi Başkanı Yıldırım: Saldırganlar siber suçları için yapay zekâ kullanıyor

Algoritmaların kodlanmasında ‘ön yargılar’ gözlemlendi. Yapay zekâ bu sebeple dezenformasyon faaliyetlerinin bir parçası olabiliyor. Bu teknikle sahtecilik ve manipülasyon yapılabiliyor.
EMRAH ÖZCAN ANKARA -BTK Bilgi Teknolojileri Dairesi Başkanı Mahmut Esat Yıldırım, yapay zekânın avantajları yanında dezenformasyondan manipülasyona, siber saldırılardan mahremiyet ihlali ve iş gücü kaybına kadar birçok riski de içinde barındırdığını söyledi. Meclis’te milletvekillerine sunum yapan Yıldırım, riskleri teknik, etik ve toplumsal olarak üç başlıkta ele aldı. Algoritmalarının kodlanmasında, yapay zeka sistemlerinin geliştirilmesinde ön yargılar gözlemlediklerini kaydeden Yıldırım şunları söyledi:
"Yapay zekâ, ‘derin sahtecilik’ diye de adlandırılan ‘deepfake’ dediğimiz dezenformasyon faaliyetlerinin bir parçası hâline gelebiliyor. Yapay
zekâyla kişinin fotoğrafı, videosu değiştirilerek, dönüştürülerek sahtecilik yapılıyor. Siber güvenlik tarafında da riskler mevcut. Suçlular da çeşitli yapay zekâ tekniklerini kullanarak siber saldırılar yapabiliyor. Etik ve toplumsal açıdan da iş gücünde dönüşüm ve iş kayıpları yaşanabilir. Yapay zekâ kullanılmadan önce çok yoğun iş gücüyle, belki onlarca kişiyle yapılabilen bir veri işleme işi, yapay zekâ teknolojisiyle artık hiç insan eli değmeden yapılabiliyor."
Kişisel Verileri Koruma Kurumu Başkanı Faruk Bilir ise Türkiye’de yapay zekânın hukuki çerçevesinin özel bir kanunla çizilmesi gerektiğine dikkat çekti. Bilir “Kişiler, verilerine erişebilmelidir. Bunun amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını sorgulayabilmelidir” dedi.