Hizbullah'a çağrı cihazlarını kim sattı? İki ülke iddiaları reddetti
İsrail'in iki gündür Lübnan'da çağrı cihazları ve telsizlerin patlatılmasıyla gerçekleştirdiği siber saldırıların ardından, Hizbullah'a bu cihazları kimin sattığı merak konusu oldu. Tayvan ve Macaristan'a yönelik ortaya atılan iddialar akılları karıştırdı. İki ülke, kendilerine yönelik suçlamaları reddetti.
Lübnan’da İsrail'in iki gündür çağrı cihazları ve telsizlerin eş zamanlı patlatılmasıyla gerçekleştirdiği siber saldırılar, gözlerin iki farklı ülkeye çevrilmesine yol açtı. Çağrı cihazları ile ilgili çok sayıda iddia ortaya atıldı, akıllarda ise soru işareti bıraktı.
Tayvan ve Macaristan, Lübnan'da Hizbullah üyeleri tarafından kullanılan ve 12 kişinin ölümüne ve 2800 şahsın yaralanmasına yol açan çağrı cihazlarını ürettikleri iddialarını reddetti.
New York Times gazetesi, Amerikalı ve diğer isimsiz yetkililere dayandırdığı haberinde, İsrail'in Tayvan'ın Gold Apollo adlı şirketine ait çağrı cihazı sevkiyatı esnasında içine patlayıcı madde yerleştirdiğini bildirdi.
TAYVANLI SAVCILAR SORUŞTURMA BAŞLATTI
Gold Apollo, cihazları ürettiği iddiasını yalanladı ve bunun yerine Budapeşte merkezli ortağı BAC Consulting KFT'yi suçladı.
Ancak Macaristan hükümet sözcüsü Zoltan Kovacs, şirketin "bir ticaret aracısı olduğunu, Macaristan'da herhangi bir üretim veya operasyonel tesisinin bulunmadığını" söyledi.
MACARİSTAN İDDİALARI REDDETTİ
Kovacs, eski Twitter hesabı X'te yaptığı açıklamada, "Söz konusu cihazlar hiçbir zaman Macaristan'da bulunmadı" dedi.
Olayın "ulusal güvenlik açısından herhangi bir tehdit oluşturmadığını" ve Macaristan'ın daha ileri soruşturmalarda "tüm ilgili uluslararası ortak kurum ve kuruluşlarla" işbirliği yaptığını sözlerine ekledi.
"BİZİM OLMAYAN ÜRÜNLERİ NASIL ÜRETEBİLİRİZ?"
Gold Apollo'nun başkanı Hsu Ching-kuang, Çarşamba günü yaptığı açıklamada çağrı cihazlarının "yüzde 100 Tayvan malı olmadığını" söyledi. Hsu Taipe gazetecilere "Başından sonuna kadar bizim ürünlerimiz değiller. Bizim olmayan ürünleri nasıl üretebiliriz?" dedi.
Şirketten yapılan açıklamada, Macar firmasıyla ticari markasını kullanmak üzere "uzun vadeli bir ortaklık" kurulduğu belirtilirken, medyada yer alan haberlerde adı geçen modelin "BAC tarafından üretilip satıldığı" ifade edildi.
"PATLAMASI MÜMKÜN DEĞİL"
Tayvan Ekonomi Bakanlığı, Tayvan'da üretilen Gold Apollo çağrı cihazlarının yalnızca "alıcı işlevi" olduğunu ve dahili pillerinin kapasitesinin "ölüm veya yaralanmaya yol açacak şekilde patlaması mümkün olmayan sıradan bir AA pille aynı" olduğunu söyledi.
Bakanlık, "Medyada yer alan haberleri ve fotoğrafları inceledikten sonra, (kullanılan modelin) şirketin ürünü olmasının çok şüpheli olduğunu düşünüyoruz" ifadelerini kullanarak, şirketin doğrudan Lübnan'a ihracat yaptığına dair bir kayıt bulunmadığını kaydetti.
Ancak BAC Consulting CEO'su Cristiana Barsony-Arcidiacono, ABD'li yayın kuruluşu NBC News'e yaptığı açıklamada, şirketinin Gold Apollo ile çalıştığını ancak çağrı cihazı üretmediğini söyledi.
"SANAL İŞ ADRESLERİ SAĞLAYAN BİR ŞİRKET"
Budapeşte'nin bir banliyösünde bulunan BAC Consulting'in kayıtlı posta adresinde bulunan bir kadın, gazetecilere yaptığı açıklamada, çağrı cihazlarının iki katlı yarı müstakil binanın sanal iş adresleri sağlayan bir şirkete ait olduğunu söyledi.
AFP'nin danıştığı yasal belgelere göre, 2022'de kurulan şirketin tek çalışanı Barsony-Arcidiacono gibi görünüyor. Ayrıca şirketin yıllık gelirinin 210 milyon forint (590 bin dolar) ve kârının da yaklaşık 18 milyon forint olduğunu belirtiliyor.
Şu anda erişime kapalı olan bir web sitesinin arşivlenmiş versiyonunda danışmanlık şirketi kendisini "danışmanlardan oluşan bir ağa sahip değişim ajanları" olarak tanımlarken, Barsony-Arcidiacono uluslararası örgütler için "stratejik danışman" olarak deneyimlerinden bahsetti.
3.000 ÇAĞRI CİHAZI İDDİASI
Times gazetesi, Gold Apollo firmasından çoğunluğu AR924 modeli olmak üzere yaklaşık 3.000 çağrı cihazı sipariş edildiğini bildirdi. Gold Apollo, "Şirketimiz yalnızca marka tescil yetkisini sağlıyor ve bu ürünün tasarımı veya üretiminde yer almıyor" dedi. Şirket, devam eden soruşturmaları gerekçe göstererek daha fazla yorum yapmayı reddetti.
Taipei Shilin Bölge Savcılığı bir açıklamada, "Davayı aktif bir şekilde soruşturması için ulusal güvenlik ekibinin başsavcısına atadık. Ofisimiz davanın gerçeklerini en kısa sürede açıklığa kavuşturacaktır" dedi. Ofis, "Herhangi bir hukuka aykırılık varsa, yasalara uygun şekilde en ağır şekilde cezalandırılacaktır" ifadelerini kullandı.
İsminin açıklanmasını istemeyen Hizbullah'a yakın bir kaynak daha önce AFP'ye yaptığı açıklamada, "Patlayan çağrı cihazlarının Hizbullah tarafından yakın zamanda ithal edilen 1.000 cihazlık bir sevkiyatla ilgili olduğunu" ve bunların "kaynağında sabote edildiği" anlaşıldığını söylemişti.