İsrail'in işgali Avrupa'nın ekonomisini bozdu: Otomotivden sonra kimya sanayini vurdu

Kızıldeniz krizinin faturası Avrupa’ya pahalıya mâl oldu. Yolu kapanan yük gemileri yüzünden otomotiv fabrikaları üretime ara verirken, Alman ekonomisinin 3 numaralı sektörü kimya sanayi büyük bir krizle karşı karşıya kaldı…
ALİ ÇELİK'İN HABERİ - İsrail’in çirkin Filistin işgali ile başlayan bölge gerginliği Kızıldeniz ve Akdeniz’de hareket eden yük gemilerinin trafiğini felç etti. Adeta ABD’nin donanma gösterisine dönen bölgede ticaret trafiği tamamen durdu.
Yaşanan bu durum Avrupa’da fabrikaların üretim hatlarında parça bekleyen otomobilleri vurdu. Çin’den tedarik edilen parçalar, planlanan tarihe yetişemeyince birçok marka üretime ara verdi. Gemiler Afrika kıtasını dolaşmak zorunda kalırken nakliye ücretleri 1 gün içinde 4 katına çıktı ve teslimat süreleri 3 hafta uzadı.
Henüz krizin birinci dalga şokunu atlatamayan Avrupa’da ikinci patlak Alman kimya sektöründen geldi. 260 milyar avroluk satışla Almanya'nın 3 numaralı sektörü konumundaki kimya sanayi, tedariklerin gecikmesi ve yüksek navlun fiyatları ile yüzleşti. Bu durum uzmanlar tarafından üretim maliyetlerini ciddi derecede arttıracak bir etki olarak değerlendirildi.
Alman endüstrisini vuran ilk darbe aslında pandemi ile gelmişti. Sokağa çıkma yasakları ile birçok fabrika mecburen kapanırken tedarik, üretim, sevkiyat ve perakende planlamalarının tamamı bozulmuştu. Pandeminin hemen ardından yaşanan çip krizi ve Ukrayna savaşı Alman sanayinde dengeleri tamamen altüst etti.
BEKLENTİ YAZA DOĞRU
Başta otomotiv sektörü olmak üzere, dünyadaki çip üretiminin yaklaşık yarısına kimyasal bileşenli polisilikon sağlayan bir Alman şirketi yaptığı açıklamada fiyatların yükseldiğine dikkat çekti. Henüz üretim maliyetlerinde önemli ölçüde etkilerin görülmediğini belirten şirket, Çin bağımlılığına değinerek “alternatifler” konusuna odaklandığını bildirdi.
Gecikmeler neticesinde sektördeki birçok dev, üretim hızını düşürürken, üç vardiya çalışan mega fabrikalar yeni planlamalara başladı. Avrupa basını nakliye sıkışıklığından kaynaklanan dalgalanma etkisinin en azından 2024'ün ilk yarısı için ciddi bir sorun olmaya devam edebileceğini yazmaya başladı.