Görmeden evlenip çocuk büyüttüler! Fenomen olan "Engelsiz Gözler" çifti: Aşk sizin için görsellik, bizim için değil
Görme engelli Atay çifti, 15 yıl önce kurdukları aile yuvasıyla bütün engelleri kolayca aştı. "Engelsiz Gözler" isimli sosyal medya paylaşımlarıyla fenomen olan çift, insanları inandırmakta zorlandıklarını ama ön yargıları kırdıklarını söyledi. Günümüzde görselliğe dayanan aşk anlayışını ters yüz eden çifti görenler hayret ediyor.
Görme engelli Atay çifti, hayatlar ve sosyal medya paylaşımlarıyla ön yargıları aşıyor.
Salih Atay ve Gülden Atay'ın yaşadıkları, fotoğraf ve videoya dayalı dijital dünyadaki insanların kalıp yorumlarını kırıyor.
Bu yüzden çiftin açmış olduğu "Engelsiz Gözler" hesabındaki paylaşımlar viral olarak binlerce kişiye ulaşıyor.
DOĞDUĞUNDAN BERİ GÖRMÜYOR
Karanlıkta başladığı hayatını azmiyle aydınlatan Gülden Atay, "Doğuştan görme engelliyim. O yüzden görmenin ne demek olduğunu bilmiyorum diyebilirim. Çok güzel bir çocukluk geçirdim ama benim için en kötüsü okula gidememekti. Babam beni okula göndermemiş maalesef. Bu benim içimde kalan çok ciddi bir yaradır aslında. En büyük hayalim psikolog olmaktı. Herkes arkadaşlarım ve ablam okula gidince ben de ablamın eski çantasını sırtıma takar sokakta dolaştığımı hatırlıyorum. Okula gidiyormuş gibi." dedi.
Engeline rağmen hayata sımsıkı tutunduğunu belirten Atay, "15 yaşında radyo programı yapmaya başladım. Yaklaşık 4 yıl radyoda çalıştım. 22 yaşında ortaokul diplomasını, 25 yaşında da lise diplomamı. Onun dışında da sosyal hizmet uzmanlığı okuyorum. Çünkü ben psikolog olmayı çok istiyordum."
"AŞK SİZİN İÇİN GÖRSELLİK, BİZİM İÇİN DE DUYGUSALLIK"
Atay, güzellik algısının görme engellilerde farklı temellere dayandığına dikkati çekerek, evlilik sürecine dair şunları anlattı:
"Bazıları için mesela göz rengi önemlidir aşık olmak için ya da saç. Benim için ses çok önemlidir, konuşma tarzı. Ben açıkçası kibarlık seviyorum. O yüzden sanıyorum beni konuşması etkiledi ilk etapta. Aşık oluyor. Aşk sizin için görsellik, bizim için de duygusallık. Evlilik sürecimizde ailelerimiz bu anlamda bize çok destek oldular. Hiçbir zaman şunu demediler, 'Siz görme engellisiniz. Nasıl yapacaksınız?"
Çocuk sahibi olmak için de çok düşündüklerini ve birlikte karar verdiklerini anlatan Atay, çocuğunun tüm süreçleriyle kendisinin ve eşinin ilgilendiğini vurguladı.
Atay, sosyal medya ve dışarıda karşılaştıkları bazı kötü tepkileri ise şu sözlerle anlattı:
"Videolarıma yorum geldi bir tane. Bize diyor ki: 'Siz bunları yapamazsınız. Atıyorsunuz.' Daha nasıl ispat edebiliriz video çekiyoruz. 'Hayır. Benim görme engelli arkadaşım var. Bunun hiçbirisini yapamıyor.' diyor. Sayfamızın adı da bu yüzden 'Engelsiz Gözler'. Çünkü bizim için engel yok."
"İKİMİZ DE DIŞARIDA NORMAL İNSANLAR GİBİ ÇALIŞIYORUZ"
Salih Atay da, 7-8 yaşlarında gözüne bir şey battığını, yanlış ameliyatlar yüzünden görme duyusunu 14 yaşında tamamen kaybettiğini söyledi.
Çocukluğuna dair bu travma yüzünden çok az şeyi hazırladığını belirten Atay, "Ana renkleri yani kırmızı, siyah, sarı ve beyazı hatırlıyorum. Tarlaya yemek götürdüğümü ve oyun oynadığım zamanları hatırlıyorum." diye konuştu.
Atay, ilkokul ve ortaokulda görme engellilerle birlikte özel bir okulda eğitim gördüğünü, liseyi birincilikle bitirdikten sonra kendisini görme engellilerin eğitimine adadığını ve uzun yıllardır görme engellilere bilgisayar ve Braille alfabesi eğitimi verdiğini anlattı.
6-7 AY İÇİNDE EVLENDİK
Evlilik sürecinin çok hızlı ve güzel geçtiğine dikkati çeken Atay, şunları kaydetti:
"6-7 ay içinde evlendik. Ailelerimiz bize çok destek oldu. Evlilik sürecimizde hiçbir sorunla karşılaşmadık. İstedik, geldik, aldık, gittik. Şimdi siz görselliğe bakıyorsunuz, göz rengine, kaş rengine, saç rengine. Ama görsellik belli bir yere kadar. Ama insanın anlaşabilmesi ömür boyu."
Atay, kızlarını normal anne babalar nasıl büyüttüyse öyle büyüttüklerini belirterek, "İkimiz de dışarıda normal insanlar gibi çalışıyoruz. Gülden sabah 06.00'da işe gidip akşam 18.00'de işten dönüyor. Ben de 08.00-18.00 arasında çalışıyorum. Doğal olarak çalışma şartlarımızdan dolayı bakıcı baktı ilk yıllar. Daha sonra da kreşe gitti." dedi.
Teknolojiden son derece iyi faydalandıklarına dikkati çeken Atay, kıyafet seçiminden kahve yapımına, televizyona, video montajına kadar her şeyi teknoloji sayesinde yapabildiklerini söyledi.