Kölelikten doğan Cape Malay mutfağı! Yemekleriyle üç kıtayı birleştirdiler

Güney Afrika'nın önde gelen lezzetlerinden Cape Malay mutfağı Asya, Avrupa ve Afrika'yı buluşturan yemekleriyle dikkati çekiyor. Afrika, Asya ve Avrupa mutfaklarını kendi bünyesinde birleştirerek yeni lezzetler üreten bu mutfak, Cape Müslümanları tarafından dünya mutfak kültürünün bir parçası haline getirildi.
Güney Afrika kültürünün en önemli bileşenlerinden Cape Müslümanlarının kökenleri, 350 yıldan uzun süre önce, Hollanda Doğu Hindistan Şirketi tarafından Malezya ve Endonezya gibi Güneydoğu Asya ülkelerinde tutsak edilerek Ümit Burnu'na getirilen Cape Malaylara dayanıyor.
Yüzyıllarca sömürgecilik ve ırkçılığın baskısı altında yaşamış bu toplumunun kültürel mirası olan Cape Malay mutfağı ise kıtaları ve kültürleri birleştiren lezzetleriyle, Güney Afrika mutfağının öne çıkan tatları arasında yer alıyor.
CAPE MALAY KÜLTÜRÜ
Cape Malay kültürel mirası aktivisti Mogamat Kammie Kamedien, "Cape Malay teriminin, 350 yıl önce Hollandalı sömürgeciler tarafından, Malay takımadalarından esir edilip, köle olarak Cape Town'a getirilen kişileri tanımladığını belirterek "Bunlar, Afrika ve Avrupa etkileriyle birlikte benzersiz Cape Malay kültürünün gelişimine katkıda bulunmuştur." değerlendirmesini yaptı.
Kamedien, Cape Malayların, apartheid rejimi tarafından sözde "renkli" ırk grubunun bir alt grubu olarak sınıflandırıldığını ifade ederek bu topluluğun Güney Afrika'nın en eski Müslüman toplumu olduğuna işaret etti.
Yaklaşık 150 bin kişilik Cape Malay toplumunun büyük çoğunluğunun Cape Town kentinde yaşadığını belirten Kamedien, kentteki Bo-Kaap bölgesinin aynı zamanda Güney Afrika'da "İslam'ın beşiği" olarak kabul edildiğini çünkü en eski camilerden bazılarının daha önce anıtsal "Malay Mahallesi" olarak bilinen bu tarihi yerleşim bölgesinde yer aldığını söyledi.
Kamedien, Cape Malayları için yemek kültürünün önemini vurgulayarak ramazan aylarında komşulara yemek dolu tabaklar ikram edildiği "Boeka" geleneğinin, Cape Malay kültürünün önemli özelliklerinden biri olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de "İmam Harun" olarak tanınıp apartheid rejimi tarafından 1969'da gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden ırkçılık karşıtı aktivist ve din adamı Abdullah Haron'un oğlu Prof. Dr. Muhammed Haron da bu kültürün Müslüman kimliği üzerinden şekillendiğini söyledi.
Haron, Cape Malay teriminin apartheid döneminin ırkçı sınıflandırmasını hatırlatmasından ötürü, bugün topluluk üyelerinin kendilerini daha çok "Cape Müslümanları" olarak tanımladıklarını belirtti.
AFRİKA, ASYA VE AVRUPA'YI BİRLEŞTİREN KAYNAŞMA MUTFAĞI
Cape Town'dan Fransa'nın kuzeyine uzanan uzun bir aşçılık deneyiminin ardından, yaklaşık 30 yıldır mahallesi Bo-Kaap'ta Cape Malay mutfağından lezzetler sunan restoran işletmecisi Yusuf Larney, atalarının Ümit Burnu'na geldiklerinde yemek kültürlerini de beraberlerinde getirdiklerini belirterek "Cape Malay mutfağı denen şey atalarımızın yemeklerinin, Hollanda mutfağı ile kaynaşmasıdır." dedi.
Cape Malay mutfağındaki birçok yemeğin Felemenkçe isim taşımakla birlikte Afrika, Asya ve Avrupa mutfağının kesişim noktası olduğuna dikkati çeken Larney, "Mutfağımız Hollanda, Endonezya, Malezya ve buradaki yerli yemeklerinin karışımıdır." diye konuştu.
Larney, Güney Afrika toplumunun en önemli ögelerinden biri olan Cape Malay kültürünün, geçmişte yaşananlara rağmen merhamet ve hoşgörüsünü koruyarak hareket ettiğini belirterek "İnsanlar nereden geldiğimizi ve yemeğimizin nereden geldiğini asla unutmasınlar. Dünyadaki insanları yemeklerin bir araya getirdiğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.
EN MEŞHUR YEMEKLERİ BOBOTİE
Cape Malay mutfağının deneyimli kadın şeflerinden Nazlı Kasu-Larney da bu mutfağın öne çıkan lezzetlerine değindi.
Kasu-Larney, "Geleneksel olarak en popüler olanlarından biri, kölelik döneminden beri en bilineni 'Bobotie'dir." dedi.
Sığır kıyması ile hazırlanan bir yemek olan Bobotie'nin, Hollanda mutfağından esinlenilmiş bir Cape Malay lezzeti olduğunu belirten Kasu-Larney, bunun aynı zamanda Güney Afrika mutfağının en bilinen yemeklerinden biri olduğuna dikkati çekti.
DENNİNG VLEİS, TOMATO BREDİE VE KOESİSTER
Cape Malay mutfağının bir diğer önde gelen lezzeti olarak "Denning Vleis"i gösteren Kasu-Larney, şöyle devam etti:
"Demirhindi, karabiber ve türlü baharatlarla yaparız, köri içermez ama etin yavaş yavaş pişirildiği bir tariftir. Et gerçekten dağılana kadar çok yavaş pişirilir. Patates püresi, sebzeler, biraz pirinçle servis edilmesi doğru olur."
Kasu-Larney, bir tür domates yahnisi olan "Tomato Bredie"nin de mutfağın öne çıkan ögelerinden biri olduğunu ifade ederek "Son derece popülerdir. Kuzu veya sığır etinden yaparız. Patates ekleyerek pişirmeyi severim. Bu da yavaş pişmesi gereken bir yemektir." diye konuştu.
Fasulyenin, Cape Malay mutfağında önemli yer tuttuğunu belirten Kasu-Larney, genellikle şeker fasulyesi veya iri fasulyeyi, köri soslu tavuk yahut kuzu eti kullanarak hazırladıklarını dile getirdi.
Yemeklere sebze eklemeyi ihmal etmediklerini söyleyen Kasu-Larney, mutfağın önde gelen tatlılarının başında "Koesister"in geldiğini, bunun bir tür hamur işi tatlı olduğunu belirtti.
CAPE MALAY MUTFAĞI
Kasu-Larney, Cape Malay mutfağının gelecek nesillere aktarılmasına yönelik endişelerini dile getirerek "Yemek kültürü artık çok aktif değil çünkü tüm gençlerin zorlu işleri var. Karı koca aynı anda eve geliyor. Annelerimiz çalışmıyordu. Çocuklara bakıp, sabahtan yemek pişiriyorlardı." değerlendirmesini yaptı.
Cape Malay yemeklerinin yapımı zaman alan ve yavaş pişirilen yemekler olmasının da gençler için önemli bir handikap olduğunu vurgulayan Kasu-Larney, "Bu yüzden genelde daha çok hafta sonları yahut tatillerde pişirilebiliyor ama hala yemeğimizi pişirmeyi seven çok sayıda genç tanıyorum. " ifadelerini kullandı.