Ölüleriyle yaşayanlar! Oğlunu evinin bahçesine gömdü

Aydın'da, bazı vatandaşlar arazi veya bahçelerinin bölünmesinin önüne geçmek ve ölmüşlerini her an hatırlamak için vefat eden yakınlarını kendi bahçelerine gömüyor. Bunun bir Yörük geleneği olduğunu söyleyen Erdal Özkan da oğlunu evinin bahçesine gömdüğünü anlattı.
Osmanlı döneminin yaygın uygulamalarından biri olan vefat eden kişinin kendi evinin bahçesine gömülmesi geleneği Aydın'da da devam ediyor.
Aydınlılar genellikle Karadeniz bölgesinde yaygın olan bu yöntemin aslında bir Yörük geleneği olduğu belirtiyor.
Yaşlılar gençlerin bu şekilde toprağına sahip çıkacağına inanıyor.
Yıllar önce bir kaza neticesinde kaybettiği oğlunu evinin bahçesinde hazırlattığı mezara defneden Erdal Özkan da Bozdoğan'ın Ziyaretli Mahallesi'nde bu geleneği devam ettirdi.
"BİZ ÖLÜLERİMİZLE YAŞARIZ"
Genç yaşta kanalda boğularak hayatını kaybeden oğlunu evinin önünde hazırlattığı mezara gömdüğünü söyleyen Erdal Özkan, evlat acısının dayanılmaz bir acı olduğunu ifade etti:
"Eskiden Yörük atalarımız vefat eden yakınlarını konakladıkları bölgeye veya güzergahlarına defnedermiş. Mezar ve mezarlıklar aynı zamanda bir toprağın bir sahiplik belgesi gibidir. Maalesef genç nesil toprağın kıymetini bilmediği gibi geçmişini ve atasını da unutmaya başladı. Mezar ve mezarlıklar bu bakımdan da önemlidir. Biz ölülerimizi kendi arazilerimize gömerek hem onları bir an olsun unutmayız, yanımızda olurlar hem de bu arazinin uzun yıllar bizim olduğunu gösterir. Böylece buralar bölünmez ve yabancılara satılmaz. Zaten birçok büyüklerimizi de istedikleri arazi veya bahçeye gömeriz. Bu yıllardır uygulanan bir yöntem."
Aydın'daki uygulama ünlü edebiyatçı Yahya Kemal Beyatlı'nın Türkiye'nin nüfusunu soran yabancılara verdiği cevabı hatırlattı.
15 milyon civarı nüfusu olan Türkiye için Yahya Kemal 50 milyon cevabını vermişti. Bu cevaba şaşırdıklarında şairane şunu demişti:
“Bunda şaşılacak ne var? Biz ölülerimizle yaşarız…”