Abdüllatif Uyan

Silsile-i aliyye denilen büyüklerden Abdullah-ı Dehlevî hazretleri, seyyiddir.

Evliyânın büyüklerinden Ârif-i Rîvegerî hazretleri, medresede talebe iken, Abdülhâlık-ı Goncdüvânî hazretlerini tanıyordu.

Evliyânın büyüklerinden Ebülleys-i Semerkandî hazretleri, bir gün sevdiklerine;

Ebülleys-i Semerkandî hazretleri 983 senesinde vefât etti. Bir gün şunu anlattı sevdiklerine: Hak teâlâ mahşerde, bu dünyâya (insan) sûreti verip, herkesin görebileceği bir yerde bulundurur.

Yâkub-i Çerhî hazretleri, zâhirî ilimleri bitirdi.

Büyük velî Ebül Feth-i Serahsî hazretleri, her velî gibi hocasını çok sever, her kavuştuğu şeyi, Onun bereketinden bilirdi.

Büyük İslâm âlimlerinden İmâm-ı Kastalânî hazretleri, Kâhire’de doğdu. Aynı yerde vefât etti.

İmâm-ı Süyûtî hazretleri, yedi yaşına gelmeden Kur’ân-ı kerîmi ezberledi.

Semerkant'ta medfun bulunan Muhammed bin Fadl Belhî hazretleri büyük velîlerdendir. Semerkant’ta kadılık yaptı.

Bir genç, Şâh Şücâ-i Kirmânî hazretlerinin büyük bir velî olduğunu işitip, ziyâretine gitti.

Büyük velîler’den Şâh Şücâ-i Kirmânî hazretleri, Kirman pâdişâhının oğlu idi. 889 senesinde vefât etti

Âşık Efendi, Edirne'de yaşıyan Allah dostlarındandır. Bir gün sevdiği bir genç geldi.

Âşık Efendi, Edirne'de yaşadı. Allah dostlarındandı.

Hadîs âlimlerinin en büyüğü, İmâm-ı Buhârî hazretleridir.

Hadîs âlimlerinin en büyüğü, İmâm-ı Buhârî hazretleridir.

Büyük velî Alâeddîn-i Attâr hazretleri, bir gün talebesiyle sohbet ediyordu.

Evliyânın büyüklerinden Alâeddîn-i Attâr hazretleri anlatıyor:

Alâeddîn-i Attâr hazretlerinin babası, çok zengin biriydi Buhâra'da. Nihâyet ömrü bitti ve öldü. Çok da mal ve para bırakmıştı. Ama Alâeddîn, hiçbir şey almadı.

Büyük velî Behâeddîn-i Buhârî hazretleri, talebesi içinden en fazla Alâeddîn-i Attâr'ı seviyordu.

​Buhâra’da yetişen Alâüddîn-i Attâr hazretleri, büyük bir velî idi. 1400 senesinde vefât etti. Ailesi çok zengindi. Ve soylu bir aileydi. Genç iken bir rehber arıyordu.