Ahmet Sırrı Arvas

"Pâdişâhım gelmemişken yâda biz / İşte geldik senden istimdâda biz / Öldürürler başlasak feryâda biz / Hasret olduk eski istibdâda biz!"

A. Djevdet onun hakkında "Evet Nazif bir arıydı" der, "ama bal yapmaktan ziyade insanları sokmaktan hoşlanırdı."

Valilik tekliflerine "he" deyiverse ömrünün sonuna kadar altınla oynar ama onun aklı fikri İstanbul'dadır, bir an vatanına varmaya çabalar...

Yıldırım Bâyezid Hân, vefat edince, bir belirsizlik oldu ardından. Şöyle ki, taht kime kalmıştı acaba? Oğlu "Çelebi Mehmet", Molla Alî'yi çağırıp; - Mûlum pederimiz vefat etti, dedi. - Evet.

"Sen bu ümmetin Peygamberisin. Sana gelen Nâmûs-u Ekberdir. Aynen Mûsâ Aleyhisselâm'a getirdiği gibi İlâhî hükümleri bildirecekdir..."

"Bir fert ne kadar kahraman olursa olsun, ‘millete iyilik yaptım' diyemez, ancak hizmet ettim diyebilir"

"Gâvur melmekete girmiş. Asıyo, kesiyo, tecavüz ediyo. Beyimiz keyfince at gezdiriyo!.. Tüh senin kalıbına. Gören de adam sancek!.."

Moğol çapulcularını, Suriye ve Mısır'a sokmayan ve Orta Doğu'da 2 asırdır süren Haçlı işgaline son veren Baybars, Devlet teşkilâtında da önemli ıslahatlar yapar.

Tarih bölümünde sadece "devrim tarihi" okutulur, koskoca Türk tarihini yok sayarlar. Zaten Sovyetler'de "Türkistan" demek kesinlikle yasaktır, ağzından kaçıranı takibe alırlar...

Lebid kızının sözlerine kulak verir, duyduğu ilk ayet-i kerime karşısında teslim olur, kelime-i şehadet getirir.

Ölmeyüb İsâ göğe bulduğu yol / Ümmetinden olmak için idi ol / Dahî hem Mûsâ elindeki asâ / Oldu O'nun izzetine ejderhâ.

Hazinelerin anahtarlarını bile taşımakta zorlanan mağrur cimri, malının az bir kısmını zekat olarak vermeye yanaşmayınca...

İstanbul'u İstanbul yapan tarihî eserlere zerre kadar acımayan mimarın iki camiyle hususi hesabı vardır. Biri Fatih, diğeri Ayasofya...

Getirdiği yeni solukla mimarlığın ufkunu genişleten Le Corbusier "Aman İstanbul'a dokumayın!" der, "O çok doğal. Çok da evcil. Ben hayalimdeki 'bahçe-şehir' ilhamını ondan aldım."

"Dünyada mekân mefhumunu tam mânâsıyla kavrayabilen iki mimar var: Biri ben, biri Sinan!"

Âlemdeki kadınların en hayırlıları dörttür. Meryem binti İmrân, Fir'avn'ın hanımı Âsiye, Hadîce binti Hüveylid ve Fâtıma binti Muhammed Resûlullah. (Hadis-i şerif)

Haramların yayıldığı, bid'atlerin kök saldığı, doğrunun yanlışa karıştığı yıllarda insanları Sahabe-i kiram ve Ehl-i Beytin yoluna çağıran bir müceddid gelir ve...

Apollo personelinin çektiği söylenen fotoğraflarda hatalar sırıtıyor. Azıcık ışık bilgisi olanın içine kurt düşüyor. Sahi bu film Neveda çölünde çevrilmiş olabilir mi? Akla kötü kötü şeyler geliyor!

NASA kurmayları astronot yapabilmek için adam sorunca adres Neil'e çıkar. Doğrusu böylesini arasalar bulamazlar...

Hezarfen Ahmed ve Lagari Hasan Çelebi birçok ‘ilk'e imza atar, insanlığa 4 asır evvel planör, roket ve paraşütü kazandırırlar...