Cem Küçük

Amerika Kasım Süleymani’yi öldürdü. Trump için bu büyük başarıydı. En büyük düşmanlarından birinin güçlü adamını ortadan kaldırarak İran’a gücünü gösterdi.

Eski İngiltere Başbakanı David Cameron vakit-i zamanında şöyle demişti: “Bizim ülkemizde iş yapan bir yabancı mahkemeye gittiğinde haklıysa mutlaka kazanır. Mahkemeye giden yabancıların yüzde 70’i davaları kazanmıştır.”

Artık şunu anlamalıyız ki, depremin şakası yok. “Yeni mi anladınız?” diyeceksiniz. Yeni anlamadık ama son zamanlarda meydana gelen depremler bazı şeylerin çok ciddiye alınması gerektiğini gösteriyor.

Dün biri DW Türkçe’de diğeri BBC Türkçe’de iki haber vardı. İkisi de sanki o ülkelerin istihbaratı tarafından hazırlanmış ve sunulmuş gibiydi.

Yargıyla alakalı yazdığım yazılar, attığım tweetler çok ses getirdi. Çok kişiden telefon, mesaj aldım. HSK Başkan Vekili Sayın Mehmet Yılmaz’ın bana yaptığı açıklamaları geçen makalede yazdım.

Yargı camiasında FETÖ’cülerin zaman zaman kamikaze yaptıklarını biliyoruz. 22 Temmuz 2014’te 75 FETÖ’cü polis tutuklanmıştı. 2015 yazında hukuk dışına çıkarak polisleri kurtarmak için iki hâkim Mustafa Başer ve Metin Özçelik yetki gasbı yapmış ve kariyerlerini yakmışlardı. Aslında bile bile cezaevini göze almışlardı.

Türkiye’de sağ sol çatışmaları yaşandı. Türk-Kürt ayrımı çıkarılmak istendi. 1970’ler, 1980’lerin sonu ve 1990’larda Alevi-Sünni çatışması için her şey denendi.

Geçen hafta Fatih Selek köşesinde Sabah yazarı Hıncal Uluç’tan bir alıntı yaptı. Gazetelerin kapanmasıyla ilgili Hıncal Abi şunları yazmıştı:

Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda Eğitim ve Doktrin Komutanlığı Muhabere ve Muhabere Eğitim Destek Komutanı olan Metin İyidil 15 Temmuz darbe girişiminin önemli isimlerinden biriydi. Hangi askerle konuşsanız ya da 15 Temmuz’a kafa yormuş isimle dertleşseniz Metin İyidil’in darbenin içinde olduğunu size hemen söylerler.

İki gün önce Kayseri’deydim. Fuat Uğur aradı. “Haberi gördün mü?” dedi. “Hangi haberi?” dedim. Karanlık Oda’da çıkmış bir yazıydı. Fuat Abi'ye, “Ciddiye alma” dedim ama bana "bir oku" dedi. Açtım okudum...

Amerika, İran’ın en güçlü adamını, Kasım Süleymani’yi öldürdü. İran, Bağdat’taki Amerikan üslerine füze attı. 80 Amerikalı öldü dedi ama tek bir Amerikalının burnunun bile kanamadığını biliyoruz. İran yönetimi de Amerikan yönetimi de savaş istemiyoruz deyip işin içinden çıktılar.

Ahmet Davutoğlu partisini kurdu. Hayırlı olsun. Olsun da, arkadaş sizin derdiniz ülkeyi yönetmek mi yoksa dedikodu mu yapmak!..

İran kendi bölgesinde etkili bir devlet. Şiilerin yaşadığı Lübnan, Bahreyn, Yemen’in bir kesimi ve Suriye gibi ülkelerde varlığını hissettiriyor. Kasım Süleymani bu ülkelerde etkili bir istihbarat ağı kurmuştu.

Aslı Baş cinayetiyle ilgili herhâlde onlarca yazı yazdım. Bir o kadar da konuşma yaptım. Programlarımda bahsettim. Olay neydi hatırlayalım.

1 Mart 2019’da bu köşede “Birleşik Arap Emirlikleri Türkiye düşmanlığını afişe etti” başlıklı bir yazı yazmıştım. Orada özetle şunu yazmıştım. BAE’nin gayriresmî sözcüsü Abdullah Haleq, "101 yıldan beri ilk kez Katar, düşman Türk kuvvetlerinin Arap Yarımadası'nda bulunmasına izin veriyor. Erdoğan bu güçleri bölgedeki genişlemeci hedefleri için istediği gibi kullanabilir” demişti.

İstihbarat kurumu bir ülkenin olmazsa olmazıdır. Amiyane tabirle yatak odasıdır. İstihbaratınız ne kadar güçlüyse siz de o kadar güçlüsünüz demektir.

İki gün önceki “TMSF küçük ortakların haklarını koruyacaktır” yazım çok ses getirdi. Devletin ve milletin yanında yer alan insanları ne devletimiz ne de TMSF yarı yolda bırakır.

Daha önce burada yazdım. Hiçbir Türk şirket batmasın. Şirketin sahibinin kim olduğunun önemi yok. Eğer bir Türk şirketi binlerce insanı çalıştırıyorsa, oradan binlerce aile ekmek yiyorsa şirketler varlıklarını sürdürmeli.

15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ’cü iş adamlarının belli başlı mallarına haklı olarak el konuldu. Bazı iş adamlarının malları yargı eliyle iade edildi. El konulan şirketlerin yönetimleri TMSF’ye devredildi.

Daha önce bu köşede yazmıştım. FETÖ konusunda söylem üstünlüğümüzü kaybettik. Özellikle sosyal medyada algı çalışması konusunda son iki haftada FETÖ’cüler ciddi atak yapıyorlar.