Fuat Uğur

Verdiği sözlerin ve ettiği yeminlerin hiçbir değeri kalmasa da Kemal Kılıçdaroğlu bile dokunulmazlıklarla ilgili Anayasa değişikliği oylamasının ilk turunda RET oyu kullanmışken…

Brahms’ı sever misiniz?

ABD’deki 2008 ekonomik krizinin tetikleyicisi olan ipotekli-konut sistemi Mortgage’ın iflasını çok önceden gören birkaç “tuhaf” insanın hikâyesini anlatan The Big Short (Büyük Açık) filminde çok ilginç bir sahne vardır.

Sosyal medyada bir ruh hastası var ama çok eğlenceli. Fazla takipçisi yok çünkü insanlar onun kendilerine bulaşmasını istemiyorlar.

Tapındığınız ve her sözünü Allah’ın kelâmının önüne koyduğunuz bu adamın size lâyık gördüğü muamele bu işte.

Okurlarımdan Sadullah Demircioğlu göndermiş.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevi bırakacağını açıklaması ve AK Parti’nin olağanüstü kongreye gidecek olması üzerine yayınlanan yazıların pek çoğu kıyısından köşesinden bir gerçeği yansıtıyor kuşkusuz.

Mustafa Destici’nin İsrail’deki gözaltısı bir şov mu?

Bu sözün sahibinin kim olduğunu sormadan önce aşağıdaki fotoğraflara bakın.

Bu öneri AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’den geldi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sık sık Fethullah Gülen’e çağrı yaparak “Suçsuz olduğuna inanıyorsan gelsene Türkiye’ye” dediği, dahası Başkan Obama ile yaptığı görüşmelerde Gülen’in iadesini istediği biliniyor.

Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın bir sempozyumda “Laiklik Anayasa’dan çıkarılmalıdır” demesi üç konuyu gündeme getirmesi bakımından faydalı oldu.

Batı gelenekleri, tüm kötülüklerin “bencillikten” doğduğunu varsayarak büyük bir hataya düşmekte. Artık biliyoruz ki gerçek kötülük insanı insan olmaktan soğutmak amacını taşır. Nazilerin toplama kampı sistemleri de tamamen bunun üzerine; yani mahkûmlar öldürülmeden önce onları gereksiz olduklarına inandırmak üzerine tasarlanmıştı.

279 sanıklı Ergenekon Davası usule dayalı olarak 18 ihlalin sıralandığı 231 sayfalık çarpıcı gerekçelerle temyizden döndü. Dosya yeniden yargılama için İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne iade edilince birçok taş yerinden oynadı kuşkusuz.

Cemaat ve paralel yapı ile ilgili bilgilerine sık sık başvurduğum Ümit Akdemir’i artık hepiniz tanıyorsunuz. Eskiden Cemaat yapılanmasının önemli isimlerinden biriydi. Onunla konuşurken söyledi bu sözü:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisindeki PKK yandaşlarının karşı çıkıp “Biz hayır oyu vereceğiz” demelerine, “Kardeş HDP” eş başkanı Selahattin Demirtaş’ın “Aşk olsun, bunu size hiç yakıştıramadık” sitemlerine rağmen cansiperane direnişle kararını açıkladı:

Tanımazsınız onu Meral hanım.

Sayın Başbakanımız, size bir mektup var. Gönderen kişi de Marius Reikeras. Kendisi Norveç’in ünlü bir insan hakları savunucusu avukat. Çünkü Norveç “Demokrasi cenneti” olarak bilinen, ama hayatı ailelerle çocuklara cehennem eden bir ülke.

Başlıktaki matematik denklemi gibi görünebilir ama hedefi darbe olan bir formül aynı zamanda.

“Paralel Yapı ile mücadelede gizli kahramanlara sahip çıkılıyor mu?” diye sormuştum geçen ayın 10’undaki yazımda.