İrfan Özfatura

Belçikalılar, Kongo, Burundi ve Ruanda’yı insafsızca sömürür, istedikleri kadar kauçuk toplayamayanların kollarını koparırlar.

Varlık Vergisi “varlığından rahatsız olunanlardan” alınır, CHP azınlıklarla birlikte hizaya girmeyen Türkleri de yakar!..

Acılı gün olur, gözyaşlarını kurular, utanır yüzlerini saklarlar. Analar kah kah gülüp dişlerini göstermez, yazmanın ucuyla ağızlarını örtüverirler usulca.

Türkiye'de 260 bin mahkûm var. 13 milyon 500 bin kişi de girmiş çıkmış. Yani her 6 kişiden biri gün saymış parmaklıklar ardında. Geri dönüşümde kâğıt ve plastikleri kazanmak için çabalıyoruz. Peki ya insan? Kazanılmayı hak etmiyorlar mı acaba?

‘Orta zamanda astronominin son sözü Uluğ Bey’dir, biz daha ötesine teleskopla geçebildik anca.’

1884 Berlin Kongresi’ne 14 devlet katılır, oturur dünyayı taksim ederler kendi aralarında. Almanlar hem Doğu hem de Güney Batı Afrika’ya çöker. Namibya madenlerinde insanları kırbaç zoruyla çalıştırırlar. Halkın kalkışmasına karşı 19 bin Alman askeri gelir. Yerlileri kuşatıp tetiğe basarlar. Bostwana sınırına sadece bin kişi ulaşabilir. Almanlar, Herero nüfusunun yüzde 80’ini, Namaların ise yarısını ortadan kaldırır.

Para simit içindir, çekirdek içindir. Şimdi delikli kırk para uzatsan çifte kavrulmuş lokum verirler mi sana?

Suyunu bakır kazan, ya da termosifonla ısıtan kaldı mı acaba? Hangi evde galvaniz leğen, mayi sabun, çivit, kola bulunur bu saatten sonra...

Adadaki barakalarda azami iki-üç bin esir barınabilir. Çoğu dışarıda kalır, mecburen sokulurlar yılanlı çukurlara... Nargin bir kayalıktır aslında; tepesi kuytusu yoktur, ot bitmez, gölge tutmaz, suyun katresi bulunmaz, yazın fırın, kışın ayaz...

Halat germe, çuval yarışı, sek sek, üçtaş, beş taş, ip atlama, kaytan, topaç gibi unuttuğumuz oyunlar da Etnospor Festivali’nde... Kedi, köpek ve kuştan başka hayvan tanımayan metropol çocukları kuzuyla, sıpayla, oğlakla tanışıyor ayrıca. Yemekler de cabası...

68 kuşağının grevleri köpürttüğü günlerde sendika görüşmelerine belinde silahla gider. ABD ve İngiltere’nin siyasetine karşı “çok kutuplu” bir dünyadan yanadır. Klasik siyasetçiydi. Ermenistan’ın yanında dursa da yeri geldi mi Türkiye’ye methiyeler düzer. Demokrat görünse de Fransız okullarına başörtü yasağı getirir, tavizsiz uygular.

İflasını açıklayan ünlü turizm devi Thomas Cook, zamanında ilklere imza atmış, kafile gezdirerek yeni bir çığır açmıştı.

Dünyada ünlü mutfaklar var; Fransız, İtalyan, Çin, Malezya, Meksika… Bunca ülkenin arasına tek şehir girebilmiş: Antep mutfağı

Eskiden İngiltere’ye şimdi ise Çin’e bağlı olan Hong Kong’da 1980 itibarıyla kişi başı millî hasıla her iki ülkeyi de geçiyor.

Patisserie, brasserie, cafe, pub, clup, restaurant, beatuty center and yoga... Tatlı huzur mu? Sadece mısralarda...

THK hiçbir zaman kârlılık gözetmez, gelir gider hesabı yapmaz. Kurban derilerinden, fitre zekât zarflarından para akmaktadır fazlasıyla.

Portekiz sömürge imparatorluğu Batı ve Doğu Afrika kıyılarına, Basra Körfezine, Aden’e, Hindistan’a, Çin ve Endonezya’ya kadar uzanmıştır ama... Bu süper güç perişan olur Ramazan Paşa’nın 14 bin yiğidi karşısında...

Mısır tarlalarında boy atan oteller çevrecileri ürkütüyor. Belde içinde vasıta parkı çileye döndü, trafik İstanbul’u geçti geçiyor.

Van kahvaltı salonlarında tandır ekmeği, semaver çayı ve kırk ayrı tabak konuyor sofraya...

Yaz ortasında kar topu oynayıp kızak kaymak mümkün mü? Araplar sanki bir rüyadalar, Yedigöl’e bayılıyorlar.