Kemal Belgin

Başlık uzun ama iyice anlaşılsın diye atılmıştır. Evet, Galatasaray'da Yunus adlı bir kanat oyuncusu vardı. Uçtu gitti. Tamam da, yerine alınanlar ne işe yaradı?

Beşiktaş saha dışında ama kendi içinde krizler yaşayan bir takım.

Galatasaray yenilgisinden sonra da Beşiktaş maçın hakemine ateş püskürdü. Kiminle mi? Vallahi adını aklımda tutamadığım bir yönetim kurulu üyesi ile... Ne yapmış ki hakem? Kaleci Mert’i boşuna mı attı? Ceza alanı dışında topa elle temas var.

Bu maçtan önce rakip sahada Beşiktaş’ın özellikle ilk yarım saat en azından bu kadar açık saçık sahayı rakibe genişleterek sunacağını kimse tahmin edemezdi.

TFF Disiplin Kurulu, Ali Koç’a bir ceza vermiş. Ne kadar mı? 200 bin TL para cezası ve de 45 gün hak mahrumiyeti... Hadi para cezasını anladık ama o hak mahrumiyeti var ya... Komik!

Bizim millî takım maçlarını çok yıllardır izler dururum ve şunu açıklıkla ifade etmek istiyorum.

A Millî Takım yeni hocası ile önemli bir sürece giriyor. Rakip de Hırvatistan... Hem de deplasmanda... Olsun, takım olarak oynayabilirsen işini iyi yaparsın. Daha sonra da içeride bir maçımız var. Bakalım Kuntz palavrasından sonra ne yapacağız. Haydi gençler!

Fenerbahçe’nin sahaya çıkan 11’i ve yaptığı değişiklikler rakibi Kasımpaşa’ya göre çok ağır geldi.

Tamam Manchester United yaralı idi. Eksiği çok idi. Liginde tepetaklak idi. Ama ne olursa olsun o ünlü bir futbol firması idi. Ve bizim Galatasaray, bir de penaltı kaçırmasına rağmen maçı 3-2 kazanarak tarihî bir zafere ulaştı

Neler söylenmişti neler, bu maçtan önce. Efendim F.Bahçe 16.00’da yani gündüz maç oynamaya alışık değilmiş…

Kime mi sesleniyorum? Tabii ki Japonya gibi uzaklarda önüne geleni deviren Kadın Voleybol Millî Takımıma... Saat farkı büyük, maç hemen hemen her gün, rakipler Brezilya’sından tutun da Japonya’sına kadar...

Galatasaray, Başakşehir deplasmanında zorlanacak mıydı, ne yapacaktı?

Başlık nasıl ama? Ben de Ziyech'in mermi gibi şutunun köşeye takılmasını beklerken oralarda bir yerlerde birinin kafasına çarpıp içeri girdiğini sonra gördüm. Meğerse İcardi golü kafa vuruşu ile ağlara takmış.

G.Saray-Samsunspor maçının ayrıntılarına, doğrularına veya yanlışlarına girmeden önce, bana göre maçın ana fikrini yazayım önce…

Geçenlerde bir dostum bana bir dergi uzattı. Vapurdan inerken vermişler kendisine...  Daha doğrusu herkese... Bu İBB’nin yayınladığı kalın bir dergi. Bakayım dedim içinde neler var?..

Yer yerinden oynamıştı Galatasaray Tete’yi alıyor diye... Havaalanında karşılamalar falan... İmza töreni bir başka zaten... Ve de baktım ki Gaziantep maçında adam ilk on birde... Sonra mı?

Öteden beri bu sütunlarda benim bu ülkedeki en sevdiğim, en çok güvendiğim her türlü zoru yeneceğine inandığım takımın Kadın Voleybol Millî Takımı olduğunu hep yazmıştım. 

Ben saymamıştım ama böyle işleri kovalayan dostlar diyorlar ki; “Galatasaray 17. defa Şampiyonlar Ligi gruplarında…”

Evet, Avrupa kupalarında son haftaya kadar bütün rakiplerini eleyerek finale doğru yol alan bütün takımlarımızı kutluyorum. Sonra mı? Şenol Güneş gibi bir hoca nasıl olur da maça öyle bir takımla başlar? Haklı mıyım?

Kâğıt üzerinde F.Bahçe’nin zorlu deplasmanı gibi görünen Samsunspor maçı bence hiç de öyle geçmedi.