M. Ali Demirbaş

"Şarap [alkollü içki] içenlerin, tevbe etmedikçe, namazlarına, oruçlarına, haclarına, zekâtlarına ve sadakalarına sevap verilmez."

"Onlar [kâfirler] Cehenneme girerler, orası ne kötü bir yerdir. Orada kaynar su ve irin vardır. Onu tatsınlar!"

İslam'ın güzel ahlâkına uygun yaşamak, emr-i maruf ve nehy-i münker yapmanın en güzel yoludur. Mühim bir farzı yapmak, ibadet etmektir.

Bizden öncekiler, biz yanmayalım diye canlarını, mallarını ve istirahatlerini feda ederek İslamiyet'i bize öğretmeselerdi, biz bugün Müslüman olamazdık...

Peygamber efendimizi pek çok kişi gördü. Sadece onu tanıyabilenler Eshab-ı kiram oldular. Tanımayanlar Ebu Cehil gibi kâfir olarak kaldılar.

İman, namaz demektir. Namazı itinayla, vaktine ve diğer şartlarına riayet ederek kılan, mümindir.

Bir kimse, maksadına kavuşmak için, Allah göstermesin İslamiyet'in dışına çıkarsa, bu işi onun mabudu olur, ilahı olur.

İslam'ın beş şartını yerine getirmek nasip olan kimse, nimetlerin şükrünü yapmış olur. Şükrü yapınca, Cehennem azabından kurtulmuş olur.

Vatansız vatandaş olmaz. Vatandaşları iyi ise, o vatan kıymetlidir. Vatanın kıymeti vatandaşından ileri gelir.

Peygamber efendimiz, (İki mümin Allah rızası için bir araya gelse, şeytan, aralarına giremez) ?buyuruyor.

Haramların ve helâllerin böyle iç içe olduğu, her tarafı sardığı kötü bir zamandayız. Bu zamanda imanı kurtarmak çok zorlaştı.

Bir şehrin hangi devlete ait olduğu, bayrakla anlaşıldığı gibi, bir kimsenin Müslüman olduğu da cemaatle namaz kılmasıyla anlaşılır.

Âlimlerin sözbirliği ve âhir zamanda Müslümanlara en uygun yol, dört mezhepten birini taklit etmektir. Din ve dünyanın düzeni böyle olur.

Her ümmet, peygamberleri ve dinde uydukları imamların isimleriyle çağırılırlar. Mesela, (Yâ ümmet-i Musa), (Yâ Şâfiî) yahut (Yâ Hanefî) denilir.

Ahkâb ifadesi kalplere daha bir dehşet verir ve ebediliğe daha açık bir delil teşkil eder.

İmamın aynı zamanda müezzinlik de yapması iyidir. Resulullah efendimiz, bir seferde bizzat kendisi ezan okumuş, ikamet getirmiş ve imam olarak öğle namazını kıldırmıştır.

İşler, hizmetler, makamlar, kazançlar büyüyebilir, ama bunlar yüzünden biz de kendimizi büyütüp, kimseden üstün görmeyelim.

Her Müslüman, Ehl-i sünnet âlimlerinin yolunda olan din kardeşi için sığınılacak bir limandır.

Mahşerde herkes sevdikleriyle beraber olur. Hiç karışıklık olmaz. Yeter ki kalbinde taşıdığı sevgi net olsun! Kötü kimseleri sevmesin!

Bildirilen yerlere bakılmazsa namaz mekruh olmaz, müstehab sevabından mahrum kalırız.