Osman Ünlü

Mevki sahibi olmayı istemenin sebeplerinden birisi de, nefsini eğlendirmektir.

"Senin Rabbinin nimetlerinin yetişmediği kimse yoktur."

Nefis, insanların cihad sevabına kavuşmalarına, meleklerden üstün olmalarına sebep olmaktadır.

İslamiyetin haram ettiği şeylerden kaçınmak, her Müslüman için lazımdır.

​İslamiyetin bildirdiği çok şeylerin faydaları da görülmekte, tecrübe edilmektedir.

Uşur vermek, Kur’ân-ı kerimde, En'âm suresinin 141. âyetinde emredilmiştir.

“Fitnelerin yayıldığı, fesatların çoğaldığı zamanlar, tövbe ve istiğfar zamanıdır."

“Fasıklara ve facirlere yani günah işleyenlere karşı da kibirli olmamalıdır."

Sütü için hayvanı, meyvesi için ağacı, yünü için hayvanı kiraya vermek caiz değildir.

Her ibadete mahsus olan farzların yerine getirilmesi şarttır.

Yorgunluk ve usanç hasıl olduğu zaman ibadet tehir edilir, terk edilmez.

​Maaş, ücret ele geçmeden önce, bunlar nisab, zekât hesabına katılmaz.

Zamanımızın Müslümanları, farzları nafilelere sarılıyor, farzları ehemmiyetsiz görüyorlar.

Tövbe edilmeyen herhangi bir günahtan Allahü teâlâ intikam alabilir.

“Allahü teâlâ, sevabını, dereceni arttırsın, güzel sabretmeni nasip eylesin."

"Bâyezîd-i Bistâmî hazretleri, öyle kâmil, olgun bir veli idi ki, onu görenler hidayete kavuşurdu."

Allahü teala, kullarına lazım olan bütün nimetleri yaratmıştır.

Kur’ân-ı kerimi dinlemek, farz-ı kifayedir ve okunmasından, nafile ibadetlerden daha sevaptır.

​Çocuğa yiyecek olarak gelen hediyeyi, fakir olan anası babası yiyebilir.

​“Kur’ân-ı kerim, İslamiyete uyan hafızlara şefaat edecektir..."