Osman Ünlü

İdris aleyhisselam buyurdu ki: “Bizler, Peygamber olduğumuz hâlde, dünyanın ömrünü bilemedik.”

Müşriklere pis denilmesi, kalplerinin pis olduğunu bildirmek içindir. İman edince, bu pislik gider, temiz olurlar.

Sünnet kelimesi yalnız olarak söylenince; bütün İslamiyetin bildirdiği hükümler, emir ve yasaklar demektir.

Kur’an-ı kerimi ve ezanı teganni ile okurken, mana değişir veya harf tekerrür ederse, haram olur.

“Evine salih bir misafir gelirse, onun hizmetini iyice yap! Hemen yemeğini ver, belki acıkmıştır..."

"Zalimin, bidat sahibinin, kötü kimselerin ve öğünmek için çok para harcamış olanın davetine de gidilmez!..”

Din bilgileri, fennin hazırladığı aletlerin, rahat, huzur ve medeniyet için kullanılabilmelerini sağlar.

İslam dini hakkında, insanları ahiret nimetlerine özendirdiği için çalışmayı önlemekte demek, çok insafsızlıktır.

Küfür, inkâr olduğunu bilerek, inat ederek, kâfir olmayı tercih etmeye, küfr-i inâdî denir.

“İnsanlara, (Muhakkak helal olan, Allahü teâlânın helal bildiği şeyleri yiyiniz!) diye emrolunmadı. Bunu kimse yapamaz."

Hutbeyi, kısa kesmek sünnettir, uzatmak mekruhtur. Hutbede dört halifenin isimlerini yüksek sesle okumak Ehl-i sünnet alametidir.

Birbirine yabancı bir erkekle bir kadının, tenha bir yerde, bir odada yalnız kalmasına halvet denir.

İslamiyet, kadere inanmak ve kanaat etmektir. Fakat kader, bazı cahillerin zannettiği gibi çalışmamak, fazla istememek değildir.

İslam dininin, toplumların kalkınmasını desteklediğini, medeniyete ışık tuttuğunu, dost düşman bütün ilim adamları söylemektedir...

"İlim öğrenip de, bunu kullanmamak deliliktir. İlimsiz amel de yanlış olur, kabul edilmez.”

“Din kardeşini ziyarete gideceğin zaman, onun müsait, uygun bir zamanını öğren, kendisinden bir söz al ve o zamanda ziyarete git!"

"Her asırda, her zamanda yaşayan insanların en iyilerinden, seçilmişlerinden dünyaya getirildim."

Hadîs-i şerifte buyuruldu ki: “Evinizde pişen yemekten, komşunuzun hakkını veriniz!”

İmamın namaza dururken ve rükünden rükne geçerken, selam verirken, cemaat işitecek kadar, sesini yükseltmesi sünnettir.

Resûlullah efendimiz bir hadîs-i şerifte buyurdu ki: "İnsan ile küfür arasındaki fark, namazı terk etmektir!"