Osman Ünlü

Secde yeri, dizlerini koyduğu yerden yirmibeş santimetre yüksek olunca namaz sahih olur ise de, mekruhtur.

Namazda ayakta duramayan veya ayakta durunca zarar gören, başı dönen kimse, farzları da, secde ettiği yerde oturarak kılar.

Levh-i mahfuzda, olacak değişiklikler, ömürlerin artması ve kısalması, ezelde yazılmıştır ki, buna kazâ-i mu’allak denir.

Namazı kazaya bırakabilmek için, iki özür vardır: Biri, düşman karşısında olmaktır. İkincisi, seferde olan kimsenin hırsızdan, fırtınadan korkmasıdır.

Lahd, kabir kazıldıktan sonra, kabrin tabanından kıble cihetine ve kabir boyunca, içine meyyit sığacak kadar genişlik ve yükseklikte kazılan yerdir.

Peygamberlik; çalışmakla, açlık, sıkıntı çekmekle ve çok ibadet yapmakla ele geçmez. Yalnız Allahü teâlânın ihsanı, seçmesi ile olur.

Ölüler için sadaka, mevlit gibi hayratın belli günlerde yapılmasının Müslümanlara Hristiyanlardan geçmiş olduğu anlaşılmaktadır.

Garip, kimsesiz olarak, enkaz altında kalarak ölenler, âşık olup, aşkını, iffetini, namusunu saklarken ölenler ahiret şehididir.

Hristiyanların Noel gecelerine ve diğer paskalyalarına hürmet etmek, o zamanlarda, onların âdetlerini, onlar gibi yapmak, şirk olur, küfre sebep olur.

İsâ aleyhisselâm, gizli dünyaya gelip ve dünyada az kalıp, göğe çıkarıldığından, İsevîler az ve asırlarca gizli yaşadıklarından, milat doğru anlaşılamamıştır.

Ecdadımız, her zaman toplanır, ilmihâl kitaplarını okurlar, dinlerini öğrenirlerdi. Ancak, böylece Müslüman kaldılar...

Bütün Peygamberler, mezarlarında, bizim bilmediğimiz bir hayat ile diridir ve mübarek vücutlarını toprak çürütmez.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Kazâ-i muallakı, hiçbir şey değiştiremez. Yalnız dua değiştirir ve ömrü, yalnız, ihsan, iyilik arttırır."

“Para ile Kur’ân-ı kerim ve başka şeyler okutmak haramdır. Bu parayı fakirlere sadaka verip, sevabını ölüye bağışlamalıdır..."

Peygamber efendimiz buyurdu ki: "Elbette ölüm acılarından birinin şiddeti, üçyüz kere kılıç vurmaktan daha şiddetlidir."

Rahata, huzura kavuşmak için, İslamiyete uymak, yani Müslüman olmak lazımdır. Müslüman olmak için de, hiçbir formaliteye lüzum yoktur...

Muhammed aleyhisselam, son Peygamber ve Seyyidil mürselîn, bütün resullerin en üstünü olarak, âlemlere rahmet ve kıyamet gününün şefaatçisidir.

Mevlid gecesi; dünyadaki bütün insanlara Peygamber olarak gönderilen, Muhammed aleyhisselamın doğduğu gecedir...

Mevlid okumanın bir ibadet olduğunu, nasıl okunması lazım geldiğini ve faydalarını bildirmek için, İslam âlimleri, her dilde kitaplar yazmışlardır.

“Mevlid gecesinde sadaka vermek, Müslümanları toplayıp caiz olan şeyleri yedirmek, caiz olan şeyleri okutup dinletmek, bu geceye hürmet etmek olur."